5+4 – 3+3 Müzakere Edilemez!

5+4 – 3+3 Müzakere Edilemez!

Üçüncü dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda devam ederken, Bakan Faruk Çelik 2016 yılı için verilen teklifi yüzde 4+4’den yüzde 5+4’e taşıdı.

Geçtiğimiz Cuma günü hükümetin 2016 yılı için yüzde 4+4, 2017 yılı için ise yüzde 3+3 teklifinin ardından yetkili konfederasyon kurguladığı mizanseni sahnelemiş, müsaade eşliğinde ayağa kalkarak teklifin yenilenmesini istirham etmişti! Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ise diğer konfederasyonların değerlendirmelerini almadan masadan ayrılmış ve bu durum tepkilere neden olmuştu.
 
KONCUK: BU TUTUMU CUMA GÜNÜ YAPILAN HATANIN ÖZRÜ OLARAK KABUL EDİYORUZ
 
Bugün yapılan toplantıda ise Bakan Çelik, kendileri tarafından Cuma günü verilen teklifin değerlendirileceğini belirterek, konfederasyon başkanlarının görüşlerini dinledi. Cuma günü yaşananların hiç hoş bir görüntü olmadığını belirten Genel Başkanımız İsmail Koncuk, “Çalışma Bakanı olarak masadan kalkıp gitmenizi bir kez daha size yakıştıramadığımı ifade ediyorum' dedi. Koncuk, “Cuma günü burada hoş şeyler olmadı, bunu o günde ifade ettim bugünde ediyorum. Gereksiz bir gerginlik yaşandı. Memur-Sen heyetinin ayağa kalkmasından sonra sayın Bakan da kalktı ve diğer konfederasyonlara teklifle ilgili müzakere şansı verilmedi. Kanunun yapılma aşamasından bugüne kadar her aşamasında bulundum. 3. Toplu sözleşmeyi yapıyoruz,  teamüller de kanunlar kadar önemlidir. Bu teamülleri burada beraberce tespit ettik. Kamu İşveren tarafı teklifini sunar, konfederasyon başkanları değerlendirmelerini  yapardı, bu bir teamüldür. Bunun ne olduğunu Çalışma Bakanı olarak size bizim mi ifade etmemiz gerekir? Size yakıştıramadığımı o gün de ifade ettim. Yüzde 4+4, yüzde 3+3 müzakere edilecek rakamlar değildir. 
 
Memur-Sen başkanı şimdi masadan kalkıyorsa hadi buyurun kalkalım, öyle balon tehditlerle olmaz, biz hazırız. Müzakere etmek değil bu rakamlarla ilgili kanaatlerimizi söylememiz gerekir. 2014 yılında ve 2015 yılında kayıplarımız nasıl karşılanacak? Bunun sorumlusu biz değiliz. Kayıplarımızı istiyoruz, yandaş medya yaptığı bir haberle, kayıplarımızı istememizi ciddiyetsiz olarak değerlendiriyor. Bunu neresi ciddiyetsizdir? Biz alacağımızı istiyoruz. Eksik bir toplu sözleşme yapılmış bunu talep ediyoruz. 2015’de kamu işçisine yüzde 11.3 zam ve 500 TL iyileştirmeyi bu masada verdiniz. İşçilerimiz de elbette en iyisine layıklar ama memur ve memur emeklisi layık değil mi? İnsanlar neden bu rakamlara mecbur ediliyor? Aradaki bu farkı talep etmek sendikal mücadele değilse sendikal mücadele nedir? 2014 ve 2015 kayıplarımız önemli ve bunların telafisi için bu masadan bir şey çıkmalıdır. Bunun dışında gelen teklife imza atan memur ve emeklinin hakkını savunmuş olmaz.
 
Bu toplantıyı Cuma günü yapılan o toplantının eksikliğini telafi noktasında önemli görüyorum. Elbette bu rakamları konuşmayacağız, yüzde 8+8’i getirin,  taban aylığına zam yapın bunu konuşalım.  Bu arada 2017 yılı gözden kaçmamalıdır. 2017 yılı için bir rakam gelecekse, büyümeyi, refah payını ve enflasyon farkını da ortaya koyalım. Böyle zam politikası olmaz. Sayın Bakan “Enflasyonun üzerinde zam yaptık' diyor, rakamlar açık 2014 yılında enflasyon üzerinde zam yapılmadı ortalama memur maaşı baz alındığında yüzde 2 . 97 altında kalındı. Bu masa bunları raptuzapt altına almalı, büyüme, refah payı ve enflasyon farkı zam anlayışımızın içinde olmalı. Bu zam oranlarının, memur ve memur emeklisini düşünmemek olduğu, insan yerine koymamak olduğunu bilmemiz lazım. Bu rakamların müzakere edilecek bir rakam olmadığını tekrar ifade ediyorum' dedi.
 
KONCUK: ÜÇ HARFLİLERLE Mİ MÜZAKERE ETTİK?
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ın “Biz masadan kalktık, sizler masada kalıp müzakere yaptınız' sözlerine karşılık veren Genel Başkan İsmail Koncuk, “Kamuoyunu kimse yanıltmaya kalkmasın. Salondan Memur-Sen heyeti çıkmış, sayın Bakan çıkmış, bürokratlar çıkmış,  biz üç harflilerle mi müzakere ettik?  Doğruları söyleyin, ahlak çizgisinde konuşun. Kendi kurguladığınız oyunu bizlere mal etmeye kalkmayın' dedi.
 
KONCUK: 4+4’Ü KABUL ETMEYENLER, 5+4’Ü NE YÜZLE MÜZAKERE EDİLEBİLİR BULMUŞTUR?
2016 yılı için yüzde 5+4, 2017 yılı için ise aynı zam oranının teklif edildiği ikinci oturumda konuşan Genel Başkanımız İsmail Koncuk, “yüzde 4+4’ü müzakereye değer bulmayan yetkili konfederasyon, yüzde 5+4’ü nasıl müzakereye değer bulmaktadır?' diye sordu. Koncuk, Bu masada Cuma günü bir müzakere yapılmadı. Sayın Bakan  Sizden de basının önünde Cuma günü bir müzakere olmadığını söylemenizi isterdim.  Birileri kendi kendine hayaller kurup bizlere  rol biçmiş. Olmamış şeyleri olmuş gibi  gösteren bir sendikal anlayış var. Cuma günü burada müzakere yapıldı demek için vicdanınızı bir yerlere bırakmanız gerekir.  
 
Yüzde 4+4 ve yüzde 3+3 müzakere edilemez rakamlardır. Peki bu rakamlar müzakere edilemez de, yüzde 5+4 müzakere edilebilir mi? Attığınız taş ürküttüğünüz kurbaya değmelidir. Hamasi nutuk atmaya gerek yok. Sendikacılık stratejisi açısından doğru değildir bu. Memur-Sen’in Cuma günü burada ayağa kalkmasını anlamlandıramamıştım. Aslında ayaklanmak ciddi bir tepkidir ama ayaklanma bir puanla mı cevap bulacaktı? Beklerdim ki bugün burada taban aylığa bir şeyler gelsin. 2017 yılı için bir şeyler gelsin. Bu maaş politikasıyla memur ve emeklinin alım gücü günden güne iyice azalıyor. Birbirimiz kandırmayalım. Memur ve emekli mutlu değil, zor şartlarda yaşıyor bu insanlar. Bunu bu masada bir yöntem olarak ortaya koymak lazım. Ekonomik olarak büyüyorsak bütün insanlara adil bir şekilde bu büyümenin yansıması lazım. Büyümeden pay, refah payı ve enflasyon farkı olmalıdır. Bu masanın memur ve emekli için bir maaş politikası belirlemesi gerekmektedir. 
 
20 milyon insanı ilgilendiriyor bu toplantılar. Sayın Bakan sendikal rekabet diyorsunuz ama,  Siz yüzde 10+10 verdinizde bizler Memur-Sen’i mi suçladık? Bu masada hükümet adına siz yetkilisiniz, memur ve emeklilerimiz için bir sistem kurgulanmalıdır. Ekonomi büyüdüyse payımızı alalım ama küçüldüyse de bedelini ödeyelim biz buna da varız.  Şayet ülke ekonomisi büyüyorsa bu milletin pay alamamasının mantığını anlayamıyorum. Bu sistemi düzeltmediğimiz sürece  önümüzdeki dönemlerde de bu tartışmalar devam edecek. Bunu raptuzapt altına almak gerekir. Kriz var ise küçülme var ise bedelini ödeyelim ama büyüme var ise büyümeden de payımızı alalım.
 
Ayrıca, ilk toplantı dışında bu masada fazla gündeme gelmeyen bazı başlıklara da değinmek istiyorum. 4-C’li, kadrosuz ve sözleşmeli çalışanlar konusunu bu masa çözmelidirler. Bu insanlar artık kadro almayı hak ediyorlar. Türkiye’de kadrolu istihdam konusunda torba yasa vs. gibi bazı şeyler yapılmaya çalışıldı ama etrafında dolanıyoruz. Sayın Bakan, “4-C’lilere  yüzde 40 zam yaptık' diyorsunuz, 4-C’liler bunu istemiyorlar, verin kadrolarını bitsin bu iş.
 
Dini bayramlarda ikramiye artık yıllardır konuşuluyor, bu konuda bir adım atılsın. Verilecek rakamlar bu ülkeyi batırmaz. Biz bu masada bir gelenek başlatalım, en mutlu olduğumuz dini bayramlarda biraz daha katkı sağlamak hükümetin görevi değil midir? Bu çözülebilir bir taleptir, artık bu masa bu konuda da bir adım atmalıdır. Masanın bu tarafı devleti batırmak isteyen taraf değildir, kamu işçisine yüzde 11,3 ve 500 TL iyileştirme ile açılan kasanın memur ve memur emeklileri içinde açılmasını diliyoru