İzmir Dokuz Eylül üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde hemşire olarak görev yapan bir üyemizin eşinin tayinin Çanakkale valiliğine çıkması üzerine Çanakkale’de Sağlık bakanlığına bağlı bir kuruma naklen atamasının yapılması için yaptığı muvafakat talebinin reddedilmesi üzerine sendikamız tarafından dava açılmıştı.
Açtığımız davayı görüşen İzmir 2. İdare mahkemesi verdiği kararda Anayasanın ailenin korunması ve 657 Sayılı kanunun memurların yer değiştirmesi ile ilgili hükümlerine vurgu yaparak kamu görevlilerinin ailevi kaygılardan uzak bir şekilde kamu hizmetlerini verimli ve etkin biçimde yürütülmesi için gerekli ortamın sağlanması gerektiğine dikkat çekti.
Mahkeme hemşire eşinin emniyet mensubu olarak zorunlu bir biçimde Çanakkale’ye atandığı belirtilerek eşinin tayinin de yapılması için Sağlık Bakanlığı ile koordinasyon sağlanması gerektiğine vurgu yaptı. Buna rağmen üniversite tarafından talebi reddedilmesinin anayasa ile güvence altına alınmış olan aile birliği kurumuna, hukuka ve yasal mevzuat hükümlerine uyarlılık görülmediğine hükmetti. Davacının eşinin Çanakkale’ye atanması nedeniyle aile birliğinin bozulabileceğine vurgu yapılarak red işlemin yürütmesinin durdurulmasına karar verildi.