Genel Başkanımız Önder Kahveci: 15 Ocak'ta Ek Zam Talebimizi Hem Cumhurbaşkanlığı'na Hem de Hazine ve Maliye Bakanlığı'na Bildireceğiz.

Genel Başkanımız Önder Kahveci: 15 Ocak'ta Ek Zam Talebimizi Hem Cumhurbaşkanlığı'na Hem de Hazine ve Maliye Bakanlığı'na Bildireceğiz.

Genel Başkanımız Önder Kahveci, Bengü Türk TV’de yayınlanan “Söz Hakkı” programının canlı yayın konuğu oldu. Genel Başkan Kahveci, hem ülke gündemi hem de çalışma hayatının çözüm bekleyen önemli konularına dair açıklamalarda bulundu.

AŞILAMA FAALİYETLERİ TÜM DÜNYADA ADALETLİ ŞEKİLDE YAPILMADIĞI SÜRECE SALGIN BİTİRİLEMEZ


Covid-19 salgınıyla ilgili yaşanan gelişmeler hakkında görüşlerini açıklayan Kahveci, aşı karşıtlığının toplum sağlığını da tehdit ettiğinin altını çizerek;

“Hem ülkemiz açısından, hem de dünya açısından 2020 yılı çok zorlu geçti. Yaşanan felaketlerde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza bir kez daha yüce Allah’tan rahmet diliyorum. Bütün temennimiz 2021 yılı 2020 yılını aratmasın.  Son günlerde açıklanan tabloya baktığımız zaman Covid-19 ile ilgili alınan tedbirlerin faydasının görülmeye başlandığı ortaya çıkıyor.


Aşının da devreye girmesiyle birlikte bu beladan yakın zamanda kurtulacağımızı ümit ediyorum. Toplumun yüzde % 80 i aşılanır ve bağışıklık kazanırsa ülkemizde vakaları en aza indirmiş olacağız. Ama virüsü tamamen izole etmek için önümüzde bir hayli zaman var. Salgının tam anlamıyla tehdit unsuru olarak ortadan kalkması için  aşılama faaliyetlerinin adaletli şekilde tüm dünyada yapılması zorunludur.  Dünya Sağlık Örgütü bu konuda önderlik etmelidir.  Tüm ülkelerde her vatandaşa aşının ulaşması için azami gayret göstermelidir.


Aşı konusunda gereksiz tartışmaları bir kenara bırakmak lazım. Aşıdan kaçınmak doğru değildir. Aşı karşıtları sadece kendi sağlığını değil aynı zamanda da toplum sağlığını tehlikeye düşürüyorlar.  Gönüllülük esas olmasına rağmen aşılamanın ben zorunlu olması gerektiği taraftarıyım.  Ancak bu sayede bu illetten kurtulabiliriz. Bu hastalığın kesin tedavisi yok. Aşının yapılması zorunludur. Yetkililerin gerekli açıklamayı yapacağını düşünüyorum” dedi.



GÖNÜL İNSANI RAYİF BAŞKANIMIZI BİR KEZ DAHA RAHMETLE ANIYORUM

Geçtiğimiz günlerde uzun süredir tedavi gördüğü Covid-19 nedeniyle hayatını kaybeden Türkiye Kamu-Sen Denizli İl Temsilcimiz ve Türk Sağlık-Sen Şube Başkanımız Rayif Kurşunoğlu’na bir kez daha rahmet dileyen Genel Başkanımız, artık Covid-19’un meslek hastalığı sayılması gerektiğini vurgulayarak sağlık çalışanlarının beklentilerini şu şekilde açıkladı;


“Kısıtlamanın devam etmesinde fayda var. Bu durumdan  ekonomi de etkileniyor farkındayız ama aksi  durumun bedeli çok ağır. Ama önemli bir yol kat edersek kısıtlamalar azalacaktır. Sabretmemiz gerekiyor. Hem sosyal hem ekonomik hayatı etkiliyor. Ama öbür tarafta sağlık söz konusudur. Biz de salgın riskini en aza indirerek çalışmalarımızı yapmaya çalışıyoruz.  Sonunda inşallah günlük yaşantılarımızı devam ettirebileceğimiz bir dönem gelecektir.


Teşkilatımızın önemli bir neferi Rayif Başkanımızı maalesef  kaybettik. Covid-19 tedavisi gören Türkiye Kamu-Sen Denizli İl Temsilcimiz ve Türk Sağlık-Sen Şube Başkanımız Rayif Kurşunoğlu’u bir kez daha rahmetle anıyorum. Dava insanı gönül insanı arkadaşımızı kaybettik. Ailesine, sevenlerine ve teşkilatımıza da sabırlar diliyorum. Onlarca sağlık çalışanımızı bu savaşta kaybediyoruz. Covid-19 hastalık riski ile karşı karşıya savaşıyorlar. Hal böyle iken taleplerini göz ardı etmek hak mıdır, sorgulamak gerekir.


COVİD 19 NEDENİYLE GÖREVİ BAŞINDA HAYATINI KAYBEDEN ÇALIŞANLARIMIZA İLLİYET BAĞI ARANMAKSIZIN VAZİFE MALULÜ SAYILMALIDIR


Yaklaşık bir yıldır izin kullanmadan, istifa etmeden canla başla çalışan sağlık çalışanlarının hak ettiklerinin verilmesi için artık beklememek gerektiğini belirten Kahveci, “ek ödeme değil tek ödeme istiyoruz” diyerek sözlerine devam etti:


“Sağlık çalışanlarının fedakarca çalışmasını elbet takdir ediyorlar. Takdir kafi gelmiyor. Mesele sorunları çözebilmek. Covid-19 ile mücadele çok zor bir şey. Hem kendi sağlıklarını hem ailelerinin sağlıklarını koruyacaklar hem de hastaları sağlıklarına kavuşturacaklar. Sağlık çalışanlarını bu cephede güçlü tutmanın yolu bir takım sorunlarının çözülmesidir. Sağlık Bakanlığının tavandan ek ödeme ile ilgili resmi gazetede bir karar yayınlandı. Sağlık çalışanlarının ücretle ilgili bir durumu artık gündem olmaktan çıkartılmalıdır. Temel ücretlerin iyileştirilmesi gerekiyor. Ek ödemelerden bütün sağlık çalışanları yararlanamıyor. Döner sermaye meselesinin tüm sağlık çalışanlarını kapsayacak şekilde nitelikli hale getirilmesi gerekiyor.  Ay sonunda ne kadar ücret alacağını bilmeyen sağlık çalışanlarının olduğu bir sistem ile karşı karşıyayız.  Üniversite hastanelerinde Ağustos ayından beri döner sermaye ödemeleri yapılamıyor. Hem Sağlık Bakanına hem de bakan yardımcısına görüşmemde ifade ettim. Sağlık çalışanlarının bu cendere içine sokulmaması gerektiğini belirttim. Ücretler konusunda hızlı şekilde düzenleme yapılmalıdır.


Covid-19 nedeniyle hayatını kaybeden meslektaşlarımızın vazife malulü sayılması hatta görev şehidi kabul edilmesi gerekmektedir. Bu konunun meslek hastalığı sayılması hususunun tartışmaya bile açılmadan düzenlenmesi gerekir. Görevini icra ederken bu hastalığa yakalanmış arkadaşlarımız, bunun hakkının verilmesi bu kadar zor olmamalıdır.  Cumhurbaşkanı da bu konuyla ilgili gerekli talimatı verdiğini açıkladı. Bakanlık konuyla ilgili genelde yayınladı. Hala illiyet bağı aranıyor. Hatta sadece sağlık çalışanları değil tüm kamu çalışanları vazife malulü sayılmalıdır.”


Öğretmenlerimizin uzaktan eğitim süreciyle ilgili gereksiz açıklamalar yapan gazetecileri eleştiren Genel Başkanımız, “Bazı gazeteciler her konuda ahkam kesmeyi marifet sayıyorlar. Öğretmenlerin nasıl bir performans sergilediğini bilmeyen, bu meslek hakkında zerre bilgisi olmayan insanlar haksızlık etmekten korkmuyorlar. Okullar kapalı olmasına rağmen, hem uzaktan eğitimi devam ettirirken, öğretmenlerimiz yeri geldi vefa grubunda, yeri geldi filyasyon gruplarında çalıştı. Bazı gazeteciler her şeye maydanoz olmasın” dedi.


15 OCAK CUMA GÜNÜ EK ZAM TALEBİMİZİ HEM CUMHURBAŞKALIĞINA HEM DE HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI’NA BİLDİRECEĞİZ


Topu sözleşme masasında basiretsiz yönetim anlayışının sıkıntısını kamu çalışanlarının çektiğini söyleyen Genel Başkanımız, “Yetkili sendikaların değişme zamanı gelmiştir” dedi. Ocak 2021 den itibaren uygulanacak zam oranının yetersizliğinin bir kez daha altını çizen Kahveci, 15 Ocak tarihinde yapılacak etkinlik hakkında da bilgi vererek şunları ifade etti;  


 “Toplu sözleşme masasının yetkili sendikalar tarafından sağlıklı bir şekilde yürütülememesi sonucunda bugünkü tablo ortaya çıktı. 2021 yılı için hükümetin enflasyon hedefi yüzde 10’larda iken 3+3’lük zam kamu çalışanlarının alım gücünü iyice düşürmüştür.  Hedef enflasyon kadar dahi ücret artışı öngörülmüyor.  Bu noktada memuru enflasyona karşı ezdirmemek lazım.  2021 yılı geçinmeleri açısından kamu çalışanları için zor bir yol olacak. 3+3’lük zam yeniden revize edilsin. Temel gıda maddelerinde yaşanan artış göz ardı edilecek bir durum değil. Yüzde 30’ları hatta yüzde 50’leri bulan artışlar var.  


Türkiye Kamu-Sen olarak sosyal medya üzerinden kamuoyu oluşturmaya çalıştık. Bu çalışmamıza kamu çalışanları ciddi destek verdi. Hem ülkemizde hem de dünya gündeminde 1. sırada yer aldık.  15 Ocak Cuma günü de hem Cumhurbaşkanlığına hem de Hazine ve Maliye Bakanlığına bu talebimizi mektupla da bildireceğiz.  Türkiye genelinde bir çalışma olacak. Kamu çalışanlarına ve emeklilere yapılacak düzenleme piyasaların da canlanmasına neden olacaktır.”


ZAMANINDA BİRLİK ÇAĞRIMIZA KULAK TIKAYANLAR TOPLU SÖZLEŞME MASASINDA MÜCADELE EDEMEDİLER

Yetkili oldukları bütün dönemlerde de kamu çalışanlarına ve emeklilerine kaybettirdiklerine işaret eden Genel Başkanımız KPDK toplantısının da bir an önce toplanmasının önemini belirterek;


“Yetkili sendikayım diye böbürlenirsen, masadan imza atmadım diye açıklayarak kurtulamazsın. Süreci daha iyi yönetip imza atılacak duruma getirseydin demezler mi! Bizler de Türkiye Kamu-Sen olarak her türlü desteği vereceğimizi açıkladık o dönem.  Hatta o dönem toplu sözleşme masası daha kurulmadan, 25 Temmuz’da birlik çağrısı yaptık. Şimdi adama günaydın derler.  Yetkili konfederasyonun yaptığı bütün toplu sözleşmeler de hüsranla sonuçlanmış.  Enflasyon farkını almadan masadan kalktıkları yılı biliyoruz. Böyle bir öngörü olamaz. Bu yaşananları kamu çalışanlarının da iyi değerlendirmesi lazım. Kaybeden taraf kamu çalışanları oluyor. Yetkili sendikaların değişme zamanı gelmiştir" dedi.


KPDK BİR AN ÖNCE TOPLANMALI

Kahveci, kamuda çözüm bekleyen sorunlara işaret ederek, "KPDK ertelendikten sonra toplantı için gün belirlenmedi. Kamuda yaşanan sorunlar varken, beklememek gerekir. Sözleşmelilere kadro konusundan, ek göstergeye kadar birçok konuda sorunlar çözüm bekliyor. Memurlar için kanun çıkarmak bu kadar zor olmamalıdır. TBMM bir günü de kamu çalışanlarına ve emeklilerine ayırsın, gerekli düzenlemeleri yapsın” dedi.


MERHUM DENKTAŞ’I RAHMETLE ANIYORUM

Programın sonunda vefatının 9. Yılında KKTC kurucusu Sayın Rauf Denktaş’ı da rahmetle anan Kahveci, “Sayın Denktaş’ı unutmak mümkün değil. Ülkesini yoktan var eden bir liderdir. Kıbrıs’ta bir mücadele vererek bağımsız bir devlet kurdu. Kendisini ölümünün 9. Yılında rahmetle anıyorum. Onun kemiklerini sızlatmayan bir yönetim de şu anda görev başında.” dedi.


BİZİ SOSYAL MEDYADAN TAKİP EDİN