OHAL kapsamında yayınlanan yeni KHK’lar ile Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Sayın Önder Kahveci’nin yapmış olduğu açıklamadır:
Terörle mücadele ediyoruz diyerek, öğretmenlerden sonra sağlık personeli alımında da mülakatın getirilmesi kabul edilemezdir. Bunun adı terörle mücadele değil, bizzat kamuya girişte adam kayırma ve torpilin önünü alabildiğince açmaktır.
Daha öncede açıkladığımız gibi KPSS ile birlikte memur alımında güvenlik soruşturması yapılması yeterli olacaktır. Nitekim KHK’da da bu düzenleme yapılmıştır. Maksat terör örgütleri ile ilişkisi olanların kamuya alımını engellemekse güvenlik soruşturması makuldür.
Bunu düzenlerken üstüne birde mülakat getirilmesi bu işi sulandırmak ve kirletmektedir. Böyle yapılınca kamuya girmesi engellenecek olanlar terör örgütü ile ilişkide olanlar değil bizzat emeğiyle sınavını kazanan kimsenin adamı olmayan, torpili bulunmayan gençlerimizdir. Bu tür düzenlemeler vatandaşın devlete olan güveninin zedeleyecek, kamuya olan inancı sarsacaktır.
KHK’ya göre mülakat ile ilgili esas ve usüller bakanlıkça belirlenecektir. Daha önceki görevde yükselme sınavının sözlü mülakatında sicili bozuk olan Bakanlığın bu düzenlemelerini ve alım süreçlerini dikkatle inceleyip takip edeceğiz. Yanlışlıklarla ilgili gerekli hukuki girişimlerde de vakit geçirmeden bulunacağız.
Kısacası OHAL’in kamu çalışanları açısından adeta zulüm aracı olarak kullanılmaya çalışıldığını görmek son derece üzücüdür.
Savunma bile yapamadan kamu çalışanlarının açığa alınıp ihraç edilmesi, Üniversitede görevli akademisyenlerin oy kullanma hakkının kaldırılarak iradelerinin tümden geçersiz kılınması ve açığa almalardaki 3 aylık sürenin kaldırılarak çalışanların belirsizlik içerisinde bırakılması gibi uygulamalarla kamu hukukuna, adalete ve hakkaniyete zarar verilmektedir.
Sözleşmeli sağlık personeline Anayasal güvence altına alınan haklardan bile tamamıyla mahrum bırakılarak 4 yıl aynı yerde çalışma zorunluluğu getirilmesi de yanlıştır. Bir hakkı kısıtlayarak başka bir hakkı vermek zorbaların işidir. Kamuda tüm çalışanların kadrolu olması gerekirken bu tür düzenlemeler yanlıştır. Sözleşmeliler, 4/C'liler, Vekil ebe hemşireler ve kamu dışı aile sağlığı çalışanları kadroya aalınmayı beklemektedirler onların bu talebi mutlaka yerine getirilmelidir.