Döner sermayelerin arttırılması talebini içeren ve Sendikamız tarafından başlatılan kampanyayla Türkiye’nin dört bir yanında on binlerce sağlık çalışanını imzaladığı dilekçeleri Bakanlık önünde gerçekleştirdiğimiz eylemle Sağlık Bakanlığı’na teslim ettik.
Sağlık Bakanlığı’nın önünde gerçekleşen eyleme Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Konfederasyomuza bağlı sendikaların Genel Başkanları, Yönetim Kurulu üyeleri ile birlikte Ankara şubelerimiz Şube Başkanları yöneticileri ve üyelerimiz katıldı.
Sağlık Çalışanları Mağdur
Eylemde bir basın açıklaması yapan Genel Başkanımız Önder Kahveci Türkiye’de emeklerinin karşılığı verilmeyen, alınterinin hakkı ödenmeyenlerin başında sağlık çalışanlarının geldiğini belirterek “Sıfırlanan döner sermayeler, yetersiz nöbet ücretleri, düşük kalan maaşlar olmak üzere sağlık çalışanlarının mağduriyeti bir liste halinde uzayıp gitmektedir. Sağlık çalışanlarının ekonomisinde böylesine bir yangın varken sağlık camiasına dışardan bakanlar ise sizin döner sermayeniz var, çok para alıyorsunuz yalanına ısrarla ve yıllardır sarılmaktadırlar. Bu yalan söylene söylene kamuoyunda gerçekmiş gibi bir algı oluşturulmuş ve iş sağlık çalışanlarının ücretlerin arttırılmasına gelince bu bahane ile talepleri karşılanmamıştır. ' dedi.
Döner Sermayeden Alınan Pay Yok Oldu
Döner sermaye sisteminden sağlık çalışanlarının hiçbirinin memnun olmadığını kaydeden Genel Başkanımız Önder Kahveci “ Temeline atılan harcı adaletsizlik olan performansa dayalı döner sermaye sisteminden bugün sağlık çalışanlarının hiçbiri memnun değildir. Sağlık çalışanlarının iş yükü sürekli artarken, sadece bir yılda muayene sayısı 19 milyon yükselirken döner sermayeden aldığı paylar ise sürekli küçülerek yok olmuştur. Sloganı çalıştıkça kazanma olarak sunulan bu sistem uygulamaları ve idarecilerin tavırları ile ne kadar çalışırsan çalış sonuç sıfıra dönüşmüştür. Sağlık çalışanları, özveri ile hizmet üretip, çalıştıkları halde tabiri uygunsa dönerden yiyememiş, yavan ekmeğe mahkum edilmişlerdir.' şeklinde konuştu.
Dilekçeler Çalışanın Talebinin En Güçlü Şahitidir
Döner sermayelerin yok olmasına sağlık çalışanlarının artık katlanamadığına dikkat çeken Genel Başkanımız Önder Kahveci “ Sağlık çalışanları her geçen gün Döner sermayelerin, emeklerinin ve alın terlerinin yok olmasına artık katlanamaz haldedirler. Bugün Bakanlık önüne getirdiğimiz on binlerce dilekçedeki imzalar da bunun en güçlü şahitidir. Bugün Sağlık Bakanlığı yöneticilerine artık gözlerinizi ve kulaklarınızı açın, çalışanın feryadını duyun diyeceğiz. Çünkü Sağlık Bakanlığı çalışanına şaşı bakmaya ısrarla ve inatla devam etmektedir.' dedi.
Üniversite Hastaneleri İçin YÖK’ün de Kapısına Dayanacağız
Aynı sorunun üniversite hastanelerinde de mevcut olduğunu kaydeden Genel Başkanımız Önder Kahveci “Yurdun dört bir yanında görev yapan sağlık çalışanı arkadaşlarımız döner sermayelerin arttırılması ve emekliliğe yansıtılmasını talep etmektedirler. İmzalarını biz de Sağlık Bakanlığı’na teslim edeceğiz. Üniversite hastanelerinde de aynı sıkıntılar vardır. Çalışanlar orada döner sermaye alamamaktadırlar. Onlar içinde yakın bir zamanda dilekçelerle YÖK’ün kapısına dayanacağız.' Dedi.
Torba Yasa Beklentilerden Uzak
TBMM getirilmesi gündemde olan Torba Yasadaki düzenlemeler ile ilgili de değerlendirme yapan Genel Başkanımız Önder Kahveci “ Sigara, normal doğumun özendirilmesi ile ilgili düzenlemeleri içeren bu yasa tasarısında sağlık çalışanları için hayata geçen düzenlemeler ise ne yazık ki beklentilerden çok uzak kalmıştır. Söz konusu tasarıda sadece hekimlerin emekli maaşlarında bir iyileştirme yapılacağı görülmektedir.
Emeklilikteki düşük ücretler sağlık çalışanlarının tamamı için bir sorun iken sadece doktorlarımızın emekli maaşlarında kısmi bir iyileştirme yapmak meseleye şaşı bakmaktır. Lafa gelince sağlık hizmeti ekip işidir diyenler iş icraata dönüşünce 500 Bin sağlık çalışanı arasında ayrım yaparak samimiyetsiz davranmaktadırlar.
Tüm çalışanların ortak sıkıntısını çözüme kavuşturmak varken bunun yapılmaması çok büyük bir vebaldir. Ne yazık ki tasarıda yer alan önemli bir husus olan yıpranma payında da aynı şaşılık görülmektedir. Yıpranma payı sadece nöbet tutanlara o da tutulan nöbet sayısına göre değişecektir. Yıpranma payı alan tüm çalışanların sadece o mesleği icra ediyor olma şartları varken, sağlık çalışanlarında ise sadece nöbet tutanlara verilerek bir ayrımcılık yapılmıştır. Sadece bir kriteri dikkate alıp değerlendirme yapmak yanlıştır.
Nöbete göre yıpranma payı da neresinden tutulsa elde kalacak türdendir. Yasa tasarısına göre örneğin ayda 3 gün nöbet tutan bir sağlık çalışanının 2.5 yıl yıpranma payı elde edebilmesi için 60 yıl çalışması gerekecektir. Böyle bir yıpranma payının kime ne faydası olacaktır.' Dedi.
Döner Sermayeler Arttırılmalı ve Emekliliğe Yansıtılmalı
Yasa tasarısındaki bu defolar acilen düzeltilmeli diyen Genel Başkanımız Önder Kahveci sözlerini şöyle tamamladı: Tüm sağlık çalışanlarının temel talebi döner sermayelerin arttırılması ve tüm kazançların emekli ikramiyesi ve emekli maaşına esas kazanç olarak kabul edilmesi hayata geçirilmelidir. Bu konu acildir. Çünkü sağlık çalışanları açlık ve sefalet anlamına gelen emekli maaşlarına mahkum olmak istememektedirler.
Yoğun ve meşakkatli bir çalışma hayatından sonra ülke gerçeklerine uygun insanca ve rahat yaşanabilir bir hayatın devamı için doğru düzgün bir emekli ücreti istemektedirler. Türk Sağlık-Sen olarak sağlık çalışanlarının döner sermaye gelirleri makul bir düzeye ulaşana, çalışanın emeği ve alın terinin karşılığı alınana kadar mücadelemize devam edeceğiz.
Açıklamanın ardından döner sermayelerin yok edilmesi boş döner tezgahının önünde yavan ekmek yenilerek protesto edildi. Daha sonra Genel Başkanımız Önder Kahveci, Yönetim Kurulu üyelerimiz ve şube başkanlarımız on binlerce dilekçeyi Sağlık Bakanlığı’na teslim ettiler.