Türkiye’de salgınla mücadele eden kahraman sağlık çalışanlarından bugüne kadar 130 Binine corona virüs bulaşmış, 225 arkadaşımızda hayatını kaybederek şehit olmuşlardır.
Bu kadar açık ve net bir durum ortada iken sağlık çalışanları için Covid-19’un meslek hastalığı olarak belirlenmesinde bize göre zaruret vardır. Bu hem bir durumun tespiti hem de Covid-19’a yakalanan sağlık çalışanlarının hakları korumak için zorunludur. Nitekim bunu başta TBMM Sağlık, Aile, çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu olmak üzere birçok otoritede vurgulamıştır.
“Gerek yok, vazife malulü sayılıyorlar” gibi beyanların yerine “Görevleri nedeniyle covid-19’a yakalanan her kamu çalışanı için bu meslek hastalığıdır. Hayatını kaybeden her çalışanının yakınları da devletimiz tarafından şehit yakını olarak kabul edilecektir.” beyanları sağlık çalışanlarının beklediği, derde derman olacak açıklamalarıdır.
Başvuru, illiyet bağı gibi bir takım şartlar yerine hastalık ve vefat tespitinin sağlık kurumlarınca yapılması yeterli sayılarak bu adım atılmalıdır. Tüm sağlık çalışanlarının beklentisi budur.
Ayrıca sağlık çalışanları vazife malulü değil şehittirler. Bu nedenlede hayatını kaybeden sağlık çalışanları için öteden beri istediğimiz; şehitlik ve geride bıraktıkları ailelerinin şehit yakınlarının haklarından faydalanmalıdırlar. Bu amaçla da yapılacak bellidir. Terörle Mücadele Kanununun 21. Maddesine ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkındaki Kanun’da bazı düzenlemeler yapılarak bu durum hayata geçirilmelidir.
2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkındaki Kanuna “Salgın, doğal afet veya felaketlerde görevleri veya Salgın hastalıklarla mücadeledeki görevleri nedeniyle hayatını kaybeden kamu görevlilerini” şeklinde bir ekleme yapılarak sağlık çalışanlarının şehitlik statüsünün haklarından yararlanmaları sağlanmalıdır.
Sağlık çalışanları için herşeye gerek vardır ve yapılmalıdır. Bugüne kadar süren ihmallere bir son verilmeli, çalışanın emeği, alın teri ve hakkı teslim edilmelidir.
Önder KAHVECİ
Genel Başkan