Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, İstanbul’un Fethi’nin 565. Yıl dönümü münasebetiyle bir mesaj yayınladı.
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, İstanbul’un Fethi’nin 565. Yıl dönümü münasebetiyle bir mesaj yayınladı.
“İstanbul’un kapılarının Türk ve İslam dünyasına açılmasının 565. yıldönümünü gururla kutluyoruz” diyen Genel Başkan Kahveci, “1071 Malazgirt Zaferi ile başlayan Türk milletinin son Anadolu macerası, İstanbul’un fethi ile taçlanmış, azmin ve kararlılığın eseri olan bu büyük fetih sonrasında İstanbul’da adalet ve hoşgörü hâkim olmuştur” dedi.
“Tarifsiz bedeller ödeyerek yürüdüğümüz bu tarih sahnesinde bugün yeni ve büyük bir saldırı dalgası ile daha karşı karşıyayız” diyen Genel Başkanımız Önder Kahveci, “Türk milleti etrafına örülmek istenen esaret zincirini parçalayarak içerideki ve dışarıdaki bütün düşmanlarını bir kez daha hezimete uğratacaktır” dedi.
Genel Başkan Önder Kahveci yayınladığı mesajında şu satırlara yer verdi;
“Tarihin başlangıcından beri uğruna büyük mücadeleler verilen şehirler sultanı İstanbul’un kapılarının Türk ve İslam dünyasına açılmasının 565. yıldönümünü gururla kutluyoruz.
1071 Malazgirt Zaferi ile başlayan Türk milletinin son Anadolu macerası, İstanbul’un fethi ile taçlanmış, azmin ve kararlılığın eseri olan bu büyük fetih sonrasında İstanbul’da adalet ve hoşgörü hâkim olmuştur. Batı dünyasının Türkleri bu topraklardan çıkararak tarih sayfasından silmek adına başlattığı, yüzyıllar süren ve hala sürmekte olan büyük akınlar işte bu zaferlerin rövanşını almak isteyenlerin eseridir. Uzun süre boyunca Batı, her yolu deneyerek bu güzide şehrimize ve Anadolu’ya seferler gerçekleştirmiş, kahraman milletimiz her defasında bu saldırıları bertaraf ederek İslam coğrafyasının selametini sağlamıştır.
Güzel yurdumuzun ve dünyanın incisi İstanbul’un işgal altında olduğu bir dönemde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları da “Ya istiklâl ya ölüm” parolasıyla ortaya koydukları azim ve kararlılık sonucunda kazandıkları askeri başarıya; ““Hürriyet ihtimal ki zorla tesis olunur; fakat herkese karşı tolerans göstermekle muhafaza edilir.” sözüyle ifade ettiği hoşgörüyü de ekleyerek gerçekleştirdiği bir başka fetih sonrasında, bu toprakların Türk yurdu olduğunu bir kez daha dost düşman tüm dünyaya ilan edebilmiştir.
Yaklaşık bin yıldır içimizden ve dışımızdan gelen saldırılara karşı direnerek, büyük mücadeleler vererek ve tarifsiz bedeller ödeyerek yürüdüğümüz bu tarih sahnesinde, bugün yeni ve büyük bir saldırı dalgası ile daha karşı karşıyayız. Yurdumuz, içeriden ve dışarıdan çepeçevre kuşatılmış, müttefik bildiğimiz devletler can düşmanlarımızla kirli bir ittifak içine girmiştir. İçinde bulunduğumuz bu kritik ve zorlu süreçte İstanbul’un fethi, çağlar ötesinden bugünümüze büyük mesajlar taşımakta; azim, kararlılık, inanç ve adanmışlığın her türlü olumsuzluğu yok edeceğinin, imkânsızı mümkün kılacağının en büyük ispatı olarak karşımızda durmaktadır.
İnanıyoruz ki, vuslata ermek için gemileri karadan yürüten iradenin tecellisi olarak Türk milleti, bugün de kendisine kurulan tuzaklara karşı aynı inanç, azim ve kararlılıkla yine kıyama duracak, etrafına örülmek istenen esaret zincirini parçalayarak içerideki ve dışarıdaki bütün düşmanlarını bir kez daha hezimete uğratacaktır. Türk milleti sahip olduğu adalet, sevgi ve hoşgörü ile bölgesinde birlik ve beraberliği yeniden tesis ederek bu topraklardaki hâkimiyetini ilelebet sürdürecektir.
Bu vesile ile Peygamber Efendimizin (SAV) sözlerine ve duasına nail olan dünya harikası İstanbul’un fethini ve İslam’la müşerref olmasını bir kere daha tebrik ediyor, başta Fatih Sultan Mehmet Han olmak üzere fethin tüm askerlerini ve bu toprakları bizlere yurt yapan tüm şehitlerimizi rahmetle anıyor, fethin 565. yılında bu fethe layık nesiller olabilmeyi Cenab-ı Hak’tan niyaz ediyorum