13.03.2016 Tarihinde Ankara’da yaşanan terör saldırısı için Ege Üniversitesi Hastanesi Poliklinikler önünde saat 11:00 da Basın Açıklaması yaptık.
Basın Açıklamamıza Genel Sağlık İş’ten ve İzmir Tabip Odası’ndan da destek geldi. İzmit Tabip Odası adına Ege Üniversitesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim görevlimiz Prof. Dr. Ramazan İnci konuşma yaptı. Genel Sağlık İş adına Kaan Kabasakal bir konuşma gerçekleştirdi.
Aynı gün Dokuz Eylül Üniversite’sin de saat 12:30’da sendikamızın destek verdiği basın açıklaması gerçekleşti. Şube Başkanımız Yasemin ZENGİN’ in basın açıklama metni;
13 Mart 2016 Akşamı Ankara’da Güvenpark’ta sivil vatandaşlarımızı hedef alan terör saldırısını lanetliyoruz. Türk Milletinin huzuruna, devletimizin birliğine ve dirliğine karşı yapılmış bu saldırıyı gerçekleştiren terör odakları ve onların işbirlikçileri iyi bilmelidir ki Türk Milleti bu alçakça saldırılara bugün boyun eğmeyecek, birlik ve bütünlüğünden asla taviz vermeyecektir.
Başkent Ankara’ da 5 ay içinde 3 defa gerçekleştirilen terör saldırıları artık canımızı yakmaktadır. 10 Ekim 2015’te Ankara Garı önündeki terör saldırısında 107 vatandaşımız, 17 Şubat 2016 tarihinde Merasim sokaktaki terör saldırısında 29 vatandaşımız haince ve alçakça katledilmiştir. Merasim sokaktaki saldırıdan sonra, hükümet yetkilileri terörle mücadelede ‘’Yeni Konsept’’ açıklamasıyla Başkent Ankara’nın güvenliği için her türlü tedbirin alınacağını ve bir daha terör saldırılarına fırsat verilmeyeceğini belirtmişti. Ne yazık ki bu açıklamaların üzerinden 1 ay geçmeden 13.03.2016 Pazar akşamı Ankara’nın kalbi Kızılay Güvenpark’ta yeni bir terör saldırısı gerçekleşti, 37 vatandaşımız hayatını kaybetti. 125 vatandaşımız yaralandı. Temenni ediyoruz ki hayatını kaybeden vatandaşlarımızın sayısında artış olmasın, ancak hükümetin terörle mücadele konusundaki yetersizliği gitgide bizleri ümitsizliğe sevk etmektedir.
Türkiye’nin getirildiği bu kaos ortamının tek sorumlusu 13 yıllık AKP iktidarıdır. Yıllarca AKP hükümetinin açılım adı altında başlattığı çözüm süreci ile PKK terör örgütüne verilen tavizlerden vazgeçilmesini, terör ve teröristlerle müzakere değil mücadele edilmesi gerektiğini ifade etmiştik. Bugün gelinen nokta ve ülkemizin getirildiği kaos ortamı söylemlerimizde ne kadar hâkli olduğumuzu bir kez daha ortaya koymuştur. Keşke bizler haksız çıkmış olsaydıkta bugün sivil halka yönelik saldırılarda hayatını kaybeden yüzlerce vatandaşımız ve her gün gelen şehit haberleri ile analar ağlamasaydı. Hani Analar Ağlamayacaktı? Hükümet yetkilileri 5 ay içinde ülkenin Başkenti ’ne 3 defa düzenlenen terör saldırılarının bedelini ödemeli ve sorumluluklarının gereğini yapmalıdır.
Irak ve Suriye’de yaşanan iç savaşın temelleri ülkemizde atılmaya çalışılmaktadır. Vatandaşlarımız can ve mal güvenliklerinden endişe etmekte, sokağa çıkmaya korkmaktadır. Başta Milli İstihbarat Teşkilatımız olmak üzere, polis ve jandarma istihbaratları ne yazık ki yetersiz kalmaktadır. Ülkemizdeki güvenlik zafiyeti bir an önce giderilmeli, gerek istihbarat teşkilatımız, gerek silahlı kuvvetlerimiz tüm önlemleri almalı, vatandaşlarımızın can güvenliği derhal sağlanmalıdır.
Terör örgütü ve onun destekçisi olan dış ve iç odaklar iyi bilmelidir ki ülkemizi bölmeye kimsenin gücü yetmeyecektir. Türkiye’yi karıştırarak, Ortadoğu gibi bir bataklığa çevirmek isteyenler bu hain emellerine asla ulaşamayacaktır.
Dün 14 Mart Tıp Bayramıydı. Milletimizi derinden yaralayan terör saldırısı, ülkemizin içinde bulunduğu kaos ortamı, mali ve özlük haklarını alın terlerinin karşılığı oranında alamayan sağlık çalışanlarımız için 14 Martlar bayram havasında kutlanamamaktadır.
Millet olarak hepimizin daha huzurlu, aydınlık 14 Martlara ve yarınlara ulaşmamız tek temennimizdir. Ankara’da hain terör saldırısında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine sabır ve yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz. Yüce Türk Milletimizin başı sağ olsun.
Herkes şunu bilmelidir ki;
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Türk Milletinin son ve ebedi devleti olacak, Anadolu ve bu devletin sınırları asla hainlere geçit vermeyecektir. Ay Yıldızlı al bayrak dışında bu coğrafyada başka bir bayrağın dalgalanmasına Yüce Türk Milleti asla izin vermeyecektir. Ne Mutlu Türküm Diyene…