Sağlık Bakanının açıkladığı ailenin ve dinamik yapısının korunması paketi çerçevesinde yaptığı açıklama sağlık çalışanlarını ötekileştirme ve hayal kırıklığına uğratmıştır. Yapılacak olan doğum izninden sonra kadınlara tam ücret yarım gün çalışma hakkı konusunda, sağlık çalışanlarını bu paketin dışında tutması ile ilgili isteğinin basında yer alması, sağlık çalışanlarında şaşkınlık yaratmıştır. Sağlıkçılar biz üvey evlat mıyız; Bizim çocuklarımızın dinamik yapısı önemli değil mi? Bizim annelik duygularımızı dolu dolu yaşamak ve bunu bebeklerimize yansıtmak hakkımız değil midir?

Diğer Kamu çalışanlarına bu hak verilirken sağlık çalışanlarının göz ardı edilmesinin kabul edilir her hangi bir yanı yoktur. Bu anayasanın eşitlik ilkesine uluslar arası sözleşmelere aykırı olmaz mı? Bu yanlıştan dönülmesi,  Devletin çalışanlarına adil, adaletli ve eşit davranmasını bekliyoruz.

En az maaş alan biz, nöbetli çalışıp ailesi de rezil olan biz, her türlü şiddet mağduru biz, devletin üvey evladı da biz. Biz Doktor, Hemşire, ATT, Memur, Hizmetli biz kimiz ki sağlık çalışanıyız. Biz sağlık çalışanları hükümet nezdinde neden gözden çıkarıldık anlamış değiliz. Gece tutulan nöbetler, fazla mesailer, özveri göstererek hastalarımıza verdiğimiz hizmetler onların acılarını paylaşmamız sağlıkta vatandaşlarımızın memnuniyeti, hizmetin kalitesi ve sunumu bütün bunların önemi yokmuş gibi algılanarak Ailenin ve dinamik yapısının korunması paketinin dışında tutulması düşüncesinden bir an önce vazgeçilmesi gerekmektedir.

Sağlık çalışanlarının mağduriyeti devam etmektedir. Daha önceden yerelde kurumlarımızın yaptığı ve bir defada aldığı banka promosyon hakkı da yerelden alınarak bakanlık tarafından Türkiye Kamu Hastaneler Kurumuna bağlı tüm sağlık kurum ve kuruluşlarında görevli 275.000 çalışan adına 5 yıllık anlaşma yapılarak yıllık 475 TL ödeme yapılacağı duyuruldu. Yani bizler beş yıl sonrada 475 TL alacağız. bunu sağlık sen de imzalayarak başarı olarak görmüş, yerel basında da sağlık çalışanlarına promosyon müjdesi olarak nitelendirmiştir. Adeta sağlık çalışanları ile dalga geçmeye devam etmektedirler.

Sağlık Bakanlığı, yine Aile Hekimleri ve Çalışanlarına önce hastane nöbetleri, olmadı.13 aralıktan itibaren cumartesi nöbetlerini koyarak popülist politikalarla angarya hizmet vermeleri noktasında dayatmaya devam etmektedir. Bunun Anayasaya ve uluslararası sözleşmelere aykırı ve angarya iş olduğu düşüncesi ile Türk Sağlık Sendikası olarak her hafta cumartesi günleri, iş bırakma eylemlerini devam ettireceğiz. Bu konuda samimi olmayıp sadece göstermelik karar alıp kendi sitesinde yayınlama cesaretini bile gösteremeyen, alanlarda olmayanlara da diyoruz ki sendikacılık er meydanıdır. Haksızlığın adaletsizliğin hukuksuzluğun karşısında, emekçinin hakkı için alanlarda yoksanız sendikacılık yapmış sayılmazsınız.

2014 yılında hükümet tarafından bütçeden memura ayrılan 10.158 milyar TL bile almayıp 7.191 milyar TL ye razı olan, aylık ortalama pratisyen hekimde 182,ebe, hemşirede 56 memurda 42, şoförde 36, hizmetli de 24 TL kayıba neden olan sarı sendikaya kırmızı kart göstermenin zamanı geldi geçiyor bile Buradan sizin aracılığınızla bütün Kamu çalışanlarına sesleniyoruz 2014 ve 2015yıllarına ait toplu sözleşmede bizleri 123 TL ye( 5.2 ye tekamül eden)ardından 2015 yılı içinde 3+3’e mahkûm eden enflasyona ezdiren enflasyondan doğan haklarımız için bile, bırakın alanlara inmeyi iktidardan  bunu talep edemeyen memnun sen’e  hür ve özgür düşüncemizle demokratik hakkımızı kullanarak gereken dersi vermeliyiz, vermeliyiz ki 2016 ve 2017 yıllarının toplu sözleşmesini de heba etmesinler.

Ahmet BOZKURT

Türk Sağlık-Sen

Aydın Şube Başkanı