Sağlık Bakanlığı'nın çalışma koşulları ve çalışan güvenliği konusunda yayınlamış olduğu duyuruları yok yok hükmünde sayıp gerekli özeni gösterilmeyerek Röntgen teknisyenlerinin sağlıklarını tehlikeye atanların yargılanması hakkında Türk Sağlık Sen Kocaeli Şube Başkanı, Türkiye Kamu Sen Denetleme Kurulu üyesi ve Kocaeli İl Temsilcisi Ömer Çeker, Şubede basın açıklaması yaptı.
Röntgen teknisyeni ve sendika üyemiz Ahmet Atalay, 06/03/2011 tarihinden itibaren İzmit Seka Devlet Hastanesinde 657 sayılı DMK’na tabi olarak Röntgen Teknisyeni kadrosunda görev yapmaktadır.
Sağlık Bakanlığı'nın 06/08/2012 tarih ve 18127 sayılı Genelgesi ile "Radyasyon kaynağı kullanılan sağlık kurum ve kuruluşlarında çalışan tüm personel için idarenin alması gereken tedbirler ile personelin çalışma esasları belirlenmiş ve bu hususlarda ilgili Yönetmelik, Genelge ve Yönergeleri hakkındaki duyuruları kurumlara bildirmiştir.” Sendika Üyemiz Ahmet Atalay, İzmit Seka Devlet Hastanesi Radyoloji Ünitesinde söz konusu Sağlık Bakanlığı genelgesinde belirtilen hususlar nazara alınmadan ve sağlıksız çalışma koşulları ve çalışan güvenliği konusunda gerekli özen gösterilmemesi nedeniyle troid kanserine yakalanmış maddi ve manevi zarar görmüştür.
Ahmet Atalay, 05/05/2017 ve 25/09/2017 tarihlerinde PAPİLLER C.A. (Troid Kanseri) tanısı yine çalıştığı kurum olan İzmit Seka Devlet Hastanesinde 2 kez ameliyat olmuş ve birçok sıkıntı ile uğraşmak zorunda kalmıştır. Bu sıkıntıları çekmesine neden olan, kurum yetkilileri hakkında Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığına şikâyette bulunmuştur. Şikayete binaen oluşturulan bilir kişi raporundaki tespitlerde; Kamu görevlisi olan şüphelilerce, hastanenin radyoloji ünitesinde tıbbi X ışını odalarının tasarımı ve zırhlanma yetersizliğinin giderilmesi, havalandırma sisteminin etkin bir şekilde çalışmasının sağlanması, radyoloji teknisyenlerine koruyucu giysi ve teçhizat sağlanması, haftalık çalışma saatleri ve izin sürelerinin düzenlenmesi yönündeki yasal mevzuatlara riayet etmeyip hukuka ve yasalara aykırı işlemleri yapmak suretiyle çalışanları mağdur ettikleri bilirkişi raporu ile tespit edilmiştir.
Ne gariptir ki İzmit Kaymakamlığı üyemizin bu hastalığa yakalanmasında kurum idarecilerinin sorumlulukları yok diyerek soruşturmaya izni vermemiştir. Ortada bir kanser vakası varken ve bu kansere neden olan sebepler gayet açık iken nasıl böyle bir karar verildi anlamak mümkün değildir.
Kamu göreviyle görevlendirilen şüpheliler, kamu faaliyetinin yürütülmesi sırasında, görevinin gerekli kıldığı yükümlülüklere aykırı hareket etmişlerdir. Bu nedenle kamu faaliyetlerinin gerek eşitlik gerek liyakatlilik açısından adalet ilkelerine uygun yürütüldüğü hususunda toplumda hâkim olan güvenin ve inancın sarsılmasına sebebiyet vermişlerdir. Şüpheliler gerek icrai gerekse ihmali hareketleri ile kamu görevinin gereklerine aykırı davranışları neticesinde, Sağlık çalışanı ve sendika üyemizin sağlığını kaybetmesi nedeniyle mağduriyetine sebebiyet verilmesine rağmen Kaymakamlığın bağımsız yargının rolünü üstlenmek suretiyle ilgililerin hukuk önünde hesap vermelerinin önünü tıkayarak bilerek veya bilmeyerek hastane idarecilerinin usulsüzlüklerinin üzerini örtülmeye çalışmıştır.
Kurum sorumlularının yaptıkları işin hesabını hukuk önünde vermesinden, gerekirse yargılanmalarından niçin bu kadar korkuluyor. Bu nedenle Kaymakamlığın kararını yargıya taşıdık. Yaptığımız itiraz üzerine İstanbul Bölge İdare Mahkemesi İzmit Kaymakamlığı'nın bu konuda karar verme yetkisinin bulunmadığına dikkat çekerek yetkili merci yönünden hukuka uyarlılık bulunmadığı yönünde karar vermiştir.
Umut ediyoruz ki Kocaeli Valiliği önemli ve hassas olan bir konu hakkında karar vermede mahir olanlar gibi bir tutum sergilemezler. Kamu vicdanının rahatlaması ve gerçeklerin ortaya çıkması adına konuyu hukuka havale ederek, Sağlık Bakanlığı Röntgen teknisyenlerinin çalışma usul ve esaslarını düzenleyen hükümleri yok hükmünde sayan hastane yöneticilerinin yargılamalarına izin verirler. İhmal ve kusurları bulunanlar bağımsız yargı önünde hesap verirler.
Kamu vicdanının rahatlatılması, kurumlar üzerindeki ön yargıların bertaraf edilmesi, Kamu kurumlarının idare eden kurum amirlerine karşı güven duygusunun yeniden tesis edilmesi için bahsi gecen konunun bağımsızlığına inandığımız mahkemelere taşınması usulsüz uygulama olup olmadığına hukukun ve bağımsız yargının karar vermesi için bu yargılamanın yapılması gerekli olmuştur.
Çünkü insan hayatı ve çalışanın hayatı bu kadar ucuz değil diyoruz. Biz önce çalışanın güvenliği ve sağlığı diliyoruz. İdarelerde bunu düşünmelidir. Hizmet yürüsün de çalışanın sağlığı ne olursa olsun demek doğru bir yönetim tarzı değildir.
Umarız ki Kocaeli Valiliğince kamu vicdanını rahatlatıcı ve evrensel hukuk normları ışığında gerekli soruşturmanın yapılmasını ve kamu davası açılmasını sağlamak üzere şüpheliler hakkında soruşturma izni verilmesi yönünde karar tesis edilmesini beklemekteyiz.
Bu konunu takipçisi olacağımızı herkesin bilmesini isteriz.
Ömer ÇEKER
Türk Sağlık Sen Şube Başkanı
Türkiye Kamu Sen Denetleme Kurulu Üyesi
Türkiye Kamu Sen Kocaeli İl Temsilcisi