Danıştay’ın “Andımız”ın yeniden okutulması kararına karşı bazı kesimlerin hazımsızlık gösterdiğine hep birlikte şahit olmaktayız.
Ne Mutlu Türküm Diyene sözünden rahatsızlık duyan bu anlayışın, milli bir meselede ortaya koyduğu bu yaklaşımı esefle kınıyoruz.
Biz, Türkiye Kamu-Sen olarak okullarımızda yıllardır okutulurken daha sonra kaldırılması kararı alınan Andımız’ın yeniden her sabah okunacak olmasından büyük mutluluk duyuyoruz.
Yargı kararının uygulanması noktasında MEB’i duyarlı olmaya davet ediyoruz. Kamu çalışanlarını milli andımızın okutulmasından bile rahatsızlık duyan Malum-Sen anlayışı karşısında uyarıyor, tercihlerini bir kez daha gözden geçirmeye davet ediyoruz.
BU SENDİKA “Türküm, doğruyum, çalışkanım, varlığım Türk varlığına armağan olsun, ne mutlu Türküm diyene?” dizelerinin neresinden rahatsızlık duymaktadır?
Varlığını bu aziz millete armağan etmekten imtina edenlerin, bu milletin bir ferdi olmaktan gurur duymayı ayrımcılık sayanların yerliliği de, milliliği de tartışmaya açıktır.
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan ve bu ülkede yaşamaktan gurur duyan herkesin yargının verdiği bu karara saygı duymasını bekliyoruz. Unutulmamalıdır ki andımız okutmak, okullardaki hendeklerin kapatılmasıdır.
Açılım sürecindeki bakış açısı memur- sen de kalmaya devam etmiş ve kendilerini halen akil gurubunda görmeye devam ediyorlar; oysaki o köprünün altından çok sular geçti. Kamu çalışanlarının ekonomik kayıpları için hiçbir çaba sarf etmeyen Memur Sen genel başkanı ve yönetimleri, konu milli ve manevi değerler olunca,81 ilde Andımızın okunmaması için basın açıklaması kararı almış ve Aydın’da basın açıklaması yapmışlardır.
Andımızın içeriğine baktığımızda doğruluk, çalışkanlık, saygı, sevgi, aidiyet duygusu medeni ülkeler seviyesine yükselmek ve vatanın ebed müddet devamını genç dimağlara kazımak bu anlayışla insan odaklı evlatlar yetiştirmeyi amaçlar. Andımız Memur-Sen’in zannettiği gibi kimseyi dışlamaz.
Anayasamızın 66. maddesinde “Türkiye Cumhuriyeti devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür” ifadesi yer almıştır. Türklük milli kimlik ve üst değer olarak kabul edilmelidir. Bu sebeple öğrenci andı okullarda tekrar okutulmaya başlanmalıdır. Soğuk kış günlerinde “Varlığım Türk Varlığına Armağan Olsun” diye bağıran o küçük sabi bir gün vatana kast eden düşmanın karşısına çıkıp bir kurşunla vatanın istikbalini kurtarır o kahraman çocukluk yıllarında her sabah okulda öğrenci andını bağırarak okuyan Ömer Halis Demir’den başkası değildir.
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE