TAŞ DEVRİNİ ÖZLEDİK

TAŞ DEVRİNİ ÖZLEDİK

Dün gece hikayeye nereden başlayayım diye uzun uzun düşündüm. Sonunda karar kıldım.

Yıl 2003 dönemin Sağlık Bakanı Sayın Recep AKDAĞ’ın “SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM” politikaları söylemleri ile sağlıkta çağ atlayacaktık. Ve de atladık.

Kulağa ne de hoş geliyor değil mi? Sağlıkta dönüşüm….

İşte her şey tam da bu türkü ile başladı…. Türkünün nakaratını “PERFORMANSA DAYALI DÖNER SERMAYE SİSTEMİ” ile süslediler, “HASTA HAKLARI” ve “184 SABİM” ile de taçlandırdılar.

Bu türkü ile seçmene, sağlık çalışanlarını ve özel hastaneleri emrinize amade kıldık daha ne istiyorsunuz sözleri belleklerimizde tazeliğini hala korumaktadır.

Her gelen hastadan daha çok tahlil, daha çok röntgen ve daha çok müdahale ile de vatandaşa bizden önce böyle sağlık hizmetleri alabiliyor muydunuz mesajları verilmesi de ihmal edilmiyordu.Ne güzel al gülüm ver gülüm….

E en yetkili ağızlar siz kim oluyorsunuz? Hastayı nasıl bekletirsiniz deyince, bizim vatandaşta sen beni nasıl bekletirsin diyerek sağlık çalışanlarını darp etmeye ve de ÖLDÜRMEYE başladı.

Hâlbuki sağlık emekçileri hem batılı meslektaşlarına göre daha çok çalışıyor, daha çok hasta tedavi ediyor ve hem de daha az ücret alıyorlardı.

Hekiminden Hemşiresine, Teknisyeninden Memuruna kadar olağanüstü bir gayret ve fedakârlık örneği gösteriyorlardı. Bu rağmen sürekli “YAN GELİP YATIYORSUNUZ” sözlerine muhatap kalıyorlardı.

Bu söylemler neticesinde, Cumhuriyet tarihinde sadece bir doktorumuz Dr. Edip Can KÜRKLÜ 1988 yılında görevi başında öldürülürken, 2005’ten günümüze kadar ise;

1- Dr. Necip Göksel Kalaycı 2005
2- Dr. Ali Menekşe 2008
3- Dr. Ersin Arslan 2012
4- Dr. Melike Erdem 2012
5- Dr. Kamil Furtun 2015
6- Dr. Aynur Dağdemir 2015
7- Dr. Abdullah Biroğul 2016
8- Dr. Metin Güneş 2017
9- Dr. Hüseyin Ağır 2017
10- Dr. Muhammed Said Berilgen 2017
11- Dr. Fikret Hacıosman 2018 yıllarında öldürülmüştür.

Ayrıca her gün ülkenin bir köşesinde sağlıkta şiddet haberi yer almaktadır. Bununla birlikte bir o kadar da kamuoyuna yansımayan şiddet olayları gerçekleşmektedir.

Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin KOCA’ya sesleniyorum. Sayın Bakanım bilesiniz ki; “SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM” politikalarınız iflas etmiş ve sağlık çalışanlarının mecali kalmamıştır. Yaşanan şiddet olayları nedeniyle; sağlik çalişanlarinin moral ve motivasyonu erozyona uğramıştir. Sağlık çalışanlarının çok büyük bir bölümü tükenmişlik sendromuna mahkûm olmuş durumundadır.

Sağlıkta yaşanan şiddet olaylarının bilançosu her geçen gün daha da ağırlaşmaktadir. Dr. ERSİN ARSLAN’ı şehit vermiş bir il olarak, feryadımıza kulak veriniz. Son bir ay içerisinde Gazi şehrimizde ki hastanelerde bir Hemşire arkadaşımız ile üç hekimimiz şiddet kurbanı olmuşlardır.

Sağlıkta yaşanan bir şiddet vakasını kınama açıklamamızın mürekkebi kurumadan bir başka şiddet hadisesi vuku buluyor. Artık Yeter!!! BIÇAK KEMİĞE DAYANDI… Hamaset değil, çözüm bekliyoruz. SÖYLEMEKTEN DİLİMİZDE TÜY BİTTİ.

Emin olun ki; “SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM” türküsünden ve sağlıkta çağ atlama söylemlerinden ağzımız yandı. Görülüyor ki “SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM” bizleri öldürmeden mezara sokacak. Varsın “SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM” ve sağlıkta çağ atlama Türküsü sizin olsun. Ama vallahi biz TAŞ DEVRİ KLASİKLERİNİ ÖZLEDİK.

Sayın Bakanım buradan yineliyorum. Rotasını kaybeden sağlık sistemimizin rotasını bulması ve doğru yol alması için sivil toplum kuruluşlarının, sendikaların ve meslek odalarının yol gösterici eleştirilerini dikkate alınız ve sağlık sistemimizi ortak akıl ile yönetiniz.

Ortaya çıkan ortak akıl ile de gerek sağlık hizmeti alan vatandaşlarımızın gerekse sağlık emekçilerinin kucaklaşacağı yeni bir sağlık sistemi inşa edelim diyorum.

 

BİZİ SOSYAL MEDYADAN TAKİP EDİN