Türk Sağlık-Sen Gaziantep Şubesi, Şehitkamil Devlet Hastanesinde görev yapan bir Hemşirenin görevi başında darp edilmesini yaptığı basın açıklamayla protesto etti.
Şube Başkanı Kemal KAZAK hastane önünde yaptığı
açıklamada şu ifadelere yer verdi:
Değerli Basın Mensupları;
AKP iktidarının ortaya koyduğu “Sağlıkta Dönüşüm Projesi' ve popülist
söylemleri sağlık çalışanlarını adeta canından bezdirmiştir
Sağlık çalışanları can güvenliğinden emin bir şekilde hizmet
veremez olmuş ve bugün evimize sağ salim dönebilecek miyiz endişesini yaşar
hale gelmiştir.
Sağlıkta yaşanan şiddet olaylarına, önünde bulunduğumuz
Şehitkamil Devlet Hastanesinde Pazar günü bir yenisi daha eklenmiştir.
Yoğun Bakım servisinde görev yapan Hemşire arkadaşımız Zülkif
Öztürk, aynı serviste yatmakta olan bir hasta yakınları tarafından saldırıya
maruz kalmış ve darp edilmiştir.
Hemşire arkadaşımız verilen görevleri yerine getirdiği ve mevzuatı uyguladığı
için darp edilmiştir.
Hemşire arkadaşımız şehir magandalarının insanlık dışı kaba
davranışları karşısında bile sükûtunu bozmamış ve itidalli davranıştır. Buna
rağmen, hakaretten, saldırıdan ve darp edilmekten kurtulamamıştır.
Görülüyor ki; artık sağlıkta şiddet katlanılmaz bir hal
almıştır.
Öyle ki; yaptığımız araştırmalara göre sağlık çalışanlarının %70’i meslek
hayatında en az bir şiddete maruz kaldığını ifade etmiştir. Beyaz kod
verilerine günde 30 sağlık çalışanı şiddete maruz kalmaktadır.
Bununla birlikte; sağlıkta şiddetin cinayete dönüştüğü hunhar
saldırıları ve hayatını kaybeden sağlık çalışanları unutmadık. Yıkılan yuvalar
ve kaybolan umutlar hafızamızdaki yerini korumaktadır.
2005 yılında Dr. Necip Göksel Kalaycı ile başlayan sağlıkta
cinayet kervanı 2018 yılında öldürülen Dr. Fikret Hacıosman ile son bulsun
itiyoruz.
Sağlık çalışanlarının yaşadığı bu travmanın vebalini, hangi
makam ve hangi yetkili taşıyacaktır.
Bilinmelidir ki; sağlık çalışanlarına yapılan şiddet, saldırı ve
cinayetler, yanlış sağlık politikaların ürünü ve siyasetin bir ayıbıdır.
Sağlıkta şiddetin önüne geçmek ve çalışanların can güvenliği
sağlamak için daha kaç can verilmesi gerekiyor? Başka Ersin’ler, başka
Aynur’lar, başka Kamil’ler, başka Melike’ler ve başka başka cinayetlere
tanıklık etmemiz ve göz yummamız mı isteniyor?
Artık Yeter!
Türk Sağlık-Sen olarak; sağlıkta şiddet ve cinayetler son bulsun
diyoruz. Hükümetin ve Sağlık Bakanlığının çığlığımızı duymasını istiyoruz.
Bilinmelidir ki; bıçak kemiğe dayanmıştır.
Buradan yetkililere sesleniyorum.
Sağlık politikalarını sendikalar, meslek odaları ve derneklerle
istişare ederek, planlamadığınız müddetçe, sağlıkta şiddeti önleyemezsiniz!
İflas eden sağlık sisteminden vazgeçmediğiniz müddetçe, sağlıkta
şiddeti önleyemezsiniz!
Hasta odaklı politikalarınız ile hastaneleri işletme, hastaları
müşteri olarak gördüğünüz müddetçe, sağlıkta şiddeti önleyemezsiniz!
Sağlık çalışanlarının itibarını iade etmediğiniz ve saygınlığını
sağlayamadığınız müddetçe, sağlıkta şiddeti önleyemezsiniz!
Sağlık çalışanlarına şaşı bakmaktan ve popülist söylemlerden
vazgeçmediğiniz müddetçe, sağlıkta şiddeti önleyemezsiniz!
Sayın Bakan sağlık çalışanlarının da bakanı olduğunu
hatırlamadığınız müddetçe, sağlıkta şiddeti önleyemezsiniz!
Sağlık çalışanlarının iş yükünü hafifletmediğiniz müddetçe,
sağlıkta şiddeti önleyemezsiniz!
Caydırıcı önlemleri arttırmadığınız ve ağır ceza hükümleri
uygulamadığınız müddetçe, sağlıkta şiddeti önleyemezsiniz!
O halde gelin, hem hizmeti alan vatandaşlarımızın, hem de
hizmeti sunan sağlık çalışanlarının kucaklaşacağı yeni bir sağlık sistemini
inşa edelim. Ve sağlıkta şiddete hep birlikte önleyelim.
Son olarak ta; vatandaşlarımıza seslenmek istiyorum.
Sizlere 7/24 hizmet sunan sağlık çalışanlarından ne istersiniz?
Kendi paranızı yatırmak ve çekmek için, bankada gösterdiğiniz
sabrı ve hoşgörüyü sağlık çalışanlarına neden göstermezsiniz?
Bilesiniz ki; bugün sağlık çalışanlarına sahip çıkmaz iseniz, yarın sağlığınızı emanet edecek sağlık çalışanı bulamayacaksınız.