Türk Sağlık-Sen Gaziantep Şubesi olarak; Gündem hakkında Hakimiyet Gazetesine açıklamalarda bulunduk.
Sağlık çalışanları koronavirüs salgınına karşı kahramanca ve fedakârca bir mücadele vermektedirler.
Nitekim 1 Nisan 2020 tarihinde Sağlık Bakanı Sayın Fahrettin 601 sağlık çalışanımızın koronavirüs testlerinin pozitif olduğunu açıkladı. Maalesef bu sayı her gün biraz daha artmaktadır.
En ağır çalışma şartlarına rağmen, Necip Türk Milletinin canını kendi canından öte tutan cesur yürekli ve cefakâr sağlık ordusunun gerek çalışma şartlarını gerekse moral motivasyonunun en üst seviyede tutmak hepimizin görevidir.
Türk Sağlık-Sen olarak; Milletimizin COVİD- 19 illetinden kurtulması için çelikten iradeyi ve azmi ortaya koyan sağlık çalışanlarımıza en kalbi duygularımızla şükranlarımı sunuyorum.
KORUYUCU MALZEME VE EKİPMAN KONUŞULMAMALI DAHİ
Bu süreçte öncelik sağlık çalışanlarının sağlığının korunmasıdır. Bu nedenle tüm sağlık kurum ve kuruluşlarında koruyucu ekipman ve malzeme konusunda en ufak bir eksiklik veya aksilik yaşanmamalıdır.
Böylesine fedakârca bir mücadele söz konusu iken cephenin şartlarını en iyi seviyede tutmak cephe gerisindeki herkesin görevidir.
ŞEHİT KABUL EDİLMELİDİR
Bu mücadele kapsamında hayatını kaybeden bütün sağlık emekçilerine Şehit, sakat/malül kalanlara ise Gazi‘lik unvanı verilmelidir. Şehit olan sağlık çalışanlarımızın aile fertleri güvenceye kavuşturulmalıdır. Bu söylemimizin vücut bulması için de Genel Başkanımız Sayın Önder KAHVECİ imzalı yazı İçişleri Bakanlığımıza gönderilmiştir.
KRONİK HASTA OLAN SAĞLIK ÇALIŞANLARI
Bilindiği üzere Cumhurbaşkanlığı Makamının 13 Mart 2020 yazısı ve 2020/4 sayılı genelgesi ile kamuda bir takım tedbirler ve düzenlemeler yapıldı. Buna bağlı olarak ta Sağlık Bakanlığı 5-6 yazı yayımladı.
Ancak Sağlık Bakanlığının yayımladığı yazılarda, kronik rahatsızlığı olan sağlık çalışanları kapsam dışında tutuldu ve bu ve benzeri rahatsızlığı bulunan sağlık emekçileri mağdur edildi.
Bakanlık bürokratlarının liyakatten uzak olduğunun kanıtı olan bu yazılar derhal revize edilmeli ve fedakâr sağlık çalışanlarının mağduriyetine son verilmelidir.
SAĞLIKTA ŞİDDETTE HAMASET DUYMAK İSTEMİYORUZ
Ülke olarak içinde bulunduğumuz cendere de bile ne yazık ki; sağlıkta şiddet hala devam ediyor. Her gün gelen bir şiddet vakası ile sağlık çalışanlarının canı yanmaya devam ediyor. Sağlıkta şiddeti ortadan kaldırmak için, artık hamaset nutukları duymak istemiyoruz.
Sağlıkta şiddetin önüne geçmek adına, gerçek manada bir yasa düzenlenmesi gerektiğini yüksek perdeden bir kez daha haykırıyoruz. Bu sebeple de sendikamız genel merkezi tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına yazı dahi gönderdik. Hükümetten gereğini bekliyoruz.
PROVAKASYONLARA DİKKAT ETMELİYİZ
Dünya'nın ve ülkemizin içerisinden geçtiği şu kritik süreçte, bazı densizler tarafından ortaya sürülen bir takım sahte belge ve yalan haberlerle provokasyon yapılıyor.
Provakasyon yapan güruha sesleniyorum.
Bre densizler;
Neyi hedefliyorsunuz?
Amacınız ne?
Kime hizmet ediyorsunuz?
Ortaya sürdüğünüz sahte belge ve yalan haberlerle ne Türk Milleti'ni ne de kamu çalışanlarını kaosa sürüklemeye ne sizin ne de ağa babalarınızın asla gücü yetmez.
Bu vesile ile bütün vatandaşlarımızı ve özellikle de kamu çalışanlarımızı sosyal medyada sürekli dolaşan sahte belge ve yalan itibar etmemelerini, resmi olmayan hiç bir evrakı dikkate almamalarını ve itidalli olmaya davet ediyorum.
DERS ÇALIŞACAK NE MORALİMİZ NE DE VAKTİMİZ VAR
Vatandaşlarımızı sağlığına kavuşturmak için bir tarafta can sipere mücadele sürerken, bir tarafta da hayat devam ediyor.
Bütün insanlar ve kamu çalışanları gibi sağlık çalışanlarının da gelecek ile ilgili bir takım planları ve hayalleri var.
İşte o hayallerden bir tanesi de ailesine ve çocuklarına daha iyi bir gelecek hazırlamaktır. Bu düşünceyle okul okuyup diploma sahibi oluyorlar. Almış oldukları eğitim durumuna göre de memurlukta daha iyi unvana geçmek istiyorlar.
Bu kapsamda gelecek aylarda Sağlık Bakanlığı bünyesinde yapılacak olan “Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği” sınavına katılacak olan sağlık emekçileri için bazı bakanlıklarda da uygulanan sistem Sağlık Bakanlığında da uygulanmalı ve sağlık çalışanları almış olduğu eğitim/diplomasına göre hak ettiği kadroya/ unvana sınavsız geçirilmelidir.
Çünkü şu süreçte ders çalışacak ne vaktimiz ne de moralimiz var.
MALİ KONULARI KONUŞMAK BİLE ZUL GELİYOR
Ülkemizin içinden geçtiği bu kritik süreçte, biz sağlık çalışanları mali konuları dile getirmek ve konuşmak bile istemiyoruz.
Bilinmelidir ki; bizim önceliğimiz vatandaşlarımıza en kaliteli ve en hızlı bir şekilde sağlık hizmeti sunmaktır
.
Bununla birlikte Sağlık Bakanı Sayın Fahrettin KOCA'nın sağlık çalışanları için yapmış olduğu açıklama kamuoyu tarafından yanlış anlaşılmıştır.
Sayın Bakanın açıklamaları hakkında çok sayıda spekülasyon yapılıyor ve sağlık emekçilerine fazladan ödeme yapılacağı gibi yanlış bir algı oluşturuluyor.
Mesele hiçte öyle değil.
Bu uygulamayla hiç bir sağlık çalışanına fazladan bir kuruş ödeme yapılmayacağı, sadece yaşanacak olan hak kayıplarının önüne geçilecektir.
ÇALIŞANIN SESİ OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Türk Sağlık-Sen olarak; sağlık çalışanlarının sorunlarının çözüme kavuşması için, onlarını sesi ve güvendiği liman olmaya devam edeceğiz.