Sağlık çalışanlarının sorunlarına dikkat çekmek ve taleplerini gündeme getirmek adına tüm Türkiye’de basın açıklaması gerçekleştirdik.
Uşak Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde yapılan Basın Açıklamasında ilk olarak salgın nedeniyle hayatını kaybeden şehit sağlık çalışanlarımız için saygı duruşunda bulunuldu ve Fatiha okundu. Eylemde sağlık çalışanları sorunlarının yazılı olduğu maskeleri taktılar.
Değerli Basın Mensupları;
11 Marttan bu yana Türkiye salgınla mücadele ediyor.
Sağlık Bakanlığı bu mücadelenin kurumu olarak bugüne kadar yaptıkları ile hep
takdir topladı. Sayın Bakan Bilim Kurulu, günlük açıklamalar ve tedbirler
konusunda başarılı bir yönetim performansı ortaya koydu. Hiç şüphesiz ki salgınla mücadelenin kahramanları da sağlık
çalışanları oldu.
Tüm zorluklara
rağmen olağanüstü bir çalışma azmi, kendi hayatlarını hiçe sayarak gösterdikleri
fedakarlık, ailelerinden aylarca uzak kalarak yaptıkları hizmetle tarihe
geçtiler.
Binlerce arkadaşımız virüse yakalandı, hayatını
kaybederek şehit olanlar oldu.
Bugün bir kez daha şehitlerimize Allah’tan rahmet, hasta
olan tüm arkadaşlarımıza da acil şifalar diliyorum.
Kıymetli Basın Mensupları;
Salgının ortaya çıktığı ilk günden beri süreç çok kritik
olduğu için bizde oldukça hassas davrandık. Sağlık hizmetlerinin sıkıntıya
girmemesi, sağlık çalışanlarının sağlığının korunması adına uyarılarda ve
önerilerde bulunduk.
İlerleyen süreçte sağlık çalışanlarının
alkışlandıklarını, Milletin ve devletin her kademesinden sağlık çalışanlarına
teşekkür edilip, takdir edildiklerini hep beraber gördük.
Her ne kadar alkışlar ve teşekkürler güzel ise de asıl
meselenin sağlık çalışanlarının sorunlarını bitirmekten geçtiğini belirterek
temel meselelere çözüm istedik.
Çalışanların emeğinin karşılığını ödeyecek bir değer
olmadığını ama alın terlerinin de heba edilmemesini ısrarla dile getirdik.
Ne yazık ki 6 aylık bu süreçte 3 ay süren adı tavandan
ama kendi yavandan olan bir ek ödeme ile sorunların geçiştirilmesi, bırakın
yarınımızı güvence altına almayı, günü kurtarma değil ancak saati kurtarmak
adına yapılan bu işle tüm sorunlar çözülmüş gibi bir hava oluşturuldu.
Her yanı
adaletsizliği nedeniyle dökülen ek ödeme sanki ikinci bir maaş gibi gösterildi.
Dünyaya övgüyle bahsettiğimiz filasyon çalışmasında
aktif görev alan aile hekimliği çalışanlarına bir kuruş bile ödeme yapılmayarak
adeta emekleri yok sayıldı. Diş Hekimlerimiz, ağız diş sağlığı çalışanlarımız,kadrosu
hizmetli ve memur olanlar mağdur edildi.
Halbuki sağlık çalışanlarının beklediği gerçek anlamda
ve adaletli bir şekilde ücretlerinde artış yapılmasıydı.
Biz bu konuda
taban aylığa artış yapılması talebimizi gündeme getirmemize rağmen ücretlerde
bir iyileştirme olmadı.
Buradan bir kez daha yüksek sesle haykırıyoruz.
Ek Ödeme değil Tek Ödeme istiyoruz.
Onu da maaş zam mı olarak talep ediyoruz. Ancak
böylelikle gerçek anlamda bir iyileştirmeden söz etmek mümkündür.
Bunun dışında;
3600 Ek gösterge sözü bir an önce hayata geçmelidir.
Salgın nedeniyle hayatını kaybeden arkadaşlarımızın
şehit sayılarak geride bıraktıkları ailelerinin mağdur
olmaması talebimiz için adım atılmamıştır.
Tüm çalışanlara kadro verilerek kesintisiz süren sağlık
hizmetlerinde sözleşmeli, vekil ebe hemşire, kamu dışı sağlık personeli gibi istihdam
modellerinin terk edilmesi isteğimize olumlu bir yanıt verilmemiştir.
Görevde yükselme sınavına ve ünvan değişikliği sınavına
girecek olan hizmetli ve sağlık personeline bir defaya mahsus müracaat etmiş
oldukları kadroya geçiş hakkı verilmesi.
Döner sermaye sisteminin adil bir şekilde düzenlenmesi
gibi konularda maalesef gelişme kaydedilmemiştir.
Yıprananın kim olduğunu gördüğümüz şu günlerde makul bir
yıpranma payı isteğimiz bile görmezden gelinmiştir.
Kıymetli Basın Mensupları;
Salgının artığı bugünlerde Sağlık çalışanları yine
fedakarca görevlerinin başındalar ama mutsuz ve umutsuzlar.
Kırgın, kızgın ve
yorgunlar. Fedakarlıklarının karşılığında kendilerine yapılanları görüyorlar.
Hakları verilmediği gibi hak etmedikleri bir muamele ile karşı karşıya
kalıyorlar.
Çalışanlar kronikleşen sorunlarının çözülmesi yerine
yavandan ek ödemenin tekrar gündeme getirilmesi karşısında öfkeliler. Ek ödeme
yerine maaşa zam şeklinde tek ödeme bekliyorlar.
Dünyanın çeşitli ülkeleri sağlık çalışanlarının bu süreçte
ücretlerini arttırırken salgınla mücadelede destan yazan Türk sağlık
çalışanlarına yapılanlar reva mıdır?
Bizim beklentimiz salgının seyrini arttırarak devam
ettiği şu günlerde kahraman sağlık çalışanlarının taleplerinin yerine
getirilmesidir.
Virüsle mücadele eden kahramanların başka sorunlarla
boğuşmaları sona ermelidir.
Maaşlara acilen zam yapılmalı, ücretler
iyileştirilmelidir. Bu iyileştirme sağlık kurum ve kuruluşlarında görevli tüm
çalışanları kapsamalı herhangi bir ayrıma gidilmemelidir.
Döner sermaye sorununa sosyal taraflarla görüşülerek
makul bir düzeyde çözüm üretilmelidir.
Söz verilen 3600 ek gösterge düzenlemesi bir an önce hayata
geçmelidir.
Süresiz sözleşmelilere, 3+1 süreli sözleşmelilere, vekil
ebe hemşireler ile kamu dışı aile sağlığı çalışanlarına kadro verilmeli 4/A
dışındaki tüm istihdam modelleri kamuda terk edilmelidir.
Salgınla mücadeledeki fedakarlıkları, virüse yakalanan
sağlık çalışanlarının sayısı göz önüne alındığında makul bir yıpranma payının
hayata geçmesi zorunluluktur. Mevcut yıpranma payı düzenlemesi çalışanlar
lehine acilen revize edilmelidir.
Salgınla mücadele sürecinde hayatını kaybeden sağlık
çalışanları başta olmak üzere görev esnasında hayatını kaybeden tüm sağlık
çalışanları yasal olarak şehit kabul edilmelidir.
Bu çağrımız karşılıksız kalmamalı, yöneticiler sağlık
çalışanları için üzerlerine düşeni yapmalıdırlar.
Aile Hekimliğinde görev yapan çalışanlara mutlaka ilave
bir ücret ödemesi yapılmalı ve unutulmuşlukları sonlandırılmalıdır. Aynı
şeklide Adli Tıp Çalışanlarına da salgın nedeniyle bir ilave ödeme
yapılmalıdır. Çünkü birçok Adli Tıp Müdürlüğü Grup başkanlıkları pandemi
kuruluşu ilan edilmişlerdir.
Sağlık çalışanları için dile getirdiğimiz taleplerimizin
tamamı üniversite hastanelerinde fedakarca görev yapan arkadaşlarımız içinde
geçerlidir. Bu konuda YÖK ve rektörlükler üstlerine düşen sorumluluğu yerine
getirmelidirler. Kendi kuruluşlarında ne çalışanları mağdur edecek uygulamalara
imza atmalı, ne de çalışanların herhangi bir ayrımcılığa uğramalarına müsaade
etmelidirler.
Değerli Basın Mensupları;
Bugün burada yaptığımız basın açıklamasıyla sağlık
çalışanlarının sorunlarını ve taleplerini tekrar gündeme getirerek çözüm
istedik.
Kahraman sağlık çalışanlarının daha iyi şartlarda sağlık
hizmeti sunması, daha iyi çalışma şartlarına ve imkanlarına kavuşması için söz
söyledik.
Bugün baktığımızda hastanelerden aile hekimliklerine,
sözleşmelilerden hizmetlilerimize, doktorumuzdan sağlık memuruna her çalışanın
ortak sorunları mevcut olduğu gibi hayata geçmesi zaruri talepleri de vardır.
Gayretimiz ve mücadelemiz bunların gerçekleşmesi
içindir.
Umut ediyoruz ki sağlık çalışanlarının sorunlarına ve
taleplerine bakış açısı değişir.
Meseleler kulak
arkası, sümen altı edilmez, çalışanın aleyhine değil lehine olan düzenlemeler
hayata geçer.
Bu temennilerle koronavirüsle mücadelede Türkiye’nin
dört bir yanında şifa dağıtan, Çalışma hayatındaki tüm zorluklara ve
yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen özverili bir şekilde hizmet eden tüm kahraman
sağlık çalışanlarına kolaylıklar diliyorum.
Vatandaşlarımıza da bir çağrıda bulunmak istiyorum;
Sağlık çalışanlarının yüklerinin hafifletilmesi için
Covid-19 tedbirlerine yani maske-mesafe ve temizlik kuralına uyarak destek
olun.Katılımlarınızdan dolayı hepinize teşekkür ederim.
Mehmet ÖZKUK
Türk Sağlık-Sen
Uşak Şube Başkanı