Türkiye Kamu Sen’e bağlı Türk Sağlık Sen Aydın Şubesi tarafından Aydın Devlet Hastanesi önünde gerçekleşen sağlık çalışanlarının sorunları ve beklentilerini dile getiren basın açıklamasına Türkiye Kamu Sen Genel Başkan yardımcısı Türk Haber Sen Genel Başkanı Yücel Kazancıoğlu, Türk Sağlık Sen Genel Başkan Yardımcıları Ümit Turhan, Kenan Karacam, Türkiye Kamu Sen Aydın İl Başkanı ve Türk Sağlık Sen Aydın Şube Başkanı Ahmet Bozkurt, Türk Büro Sen Aydın Şube Başkanı Kamil Taşkır, Türk Diyanet Vakıf Sen Aydın Şube Başkanı Nadir Baylar ve sendika üyeleri katıldı.
SORUNLARIN ÇÖZÜMÜ İÇİN CİDDİ ADIMLAR ATILMADI
Kovıd 19 Salgını ile mücadelede fedekarca çalışan ve şehit olan sağlık çalışanlarına rahmet ve minnetle anarak sözlerine başlayan Türk Sağlık Sen Genel Başkan Yardımcısı Kenan Karaçam “ Salgının üzerinden bir yıl geçti , bu süreçte sağlık çalışanları destansı bir mücadele verdiler. Bu süreçte sağlık çalışanlarının talebi ise daha iyi çalışma şartları, biriken temel sorunlara çare üretilmesi, mali ve özlük haklarının giderilmesi oldu. Fakat görmekteyiz ki bu güne kadar bu yönde somut ve ciddi adımlar atılmadı. Sağlık çalışanlarının çok sık ifade ettiği gibi herkes kendilerini alkışlayıp gitti. Herkes takdir ederken hiç kimsenin bir şey yapmaması çok sorunlu bir durumdur. Mesele sağlık çalışanlarının hakkı ve emeği olduğunda sıfır döner sermaye ödemesi gibi garabetlerin ortada durması, tavandan denilen ama kendi yavandan olan ek ödemede hala ısrar edilmesi asla kabul edilemez. Bu gün sağlık çalışanları nerede hizmet veriyorsa versin ister filyasyon, ister Kovıd servisi veya poliklinik döner sermayeye bakıldığında hep hüsran ve kocaman bir sıfır görmektedir.” dedi.
DÖNER SERMAYE HAKSIZLIĞI ORTADAN KALDIRILMALIDIR
Türkiye’nin ekonomik ve toplumsal yapısının salgın ve sağlığa bağlı olduğu bu zamanda sağlık çalışanlarının ekonomik kayıplarının olmasının ve sorunlarının çözülmeyerek alın terlerinin, emeklerinin yok sayıldığını görmenin üzücü olduğunu ifade eden Karaçam “ Biz bu durumun düzeltilmesi adına var gücümüzle mücadele ediyoruz. Buradan Kamu İdaresine, yetkililere yeniden sesleniyorum; Döner sermaye sistemi çalışan odaklı olarak baştan aşağı yeniden revize edilmelidir. Sağlık çalışanlarına sıfır döner sermaye , 5-10 TL gibi trajikomik ödemelere mahkum edilmekten kurtarılmalıdır. Adı tavandan kendi yavandan olan ek ödemeye son verilmeli bunun yerine tüm sağlık çalışanlarını maaşa zam şeklinde tek ödeme yapılmalıdır. Adaletsizlik, haksızlık ortadan kaldırılmalıdır. Çalışanın emeği, alın teri daha fazla çarçur edilmemelidir. Yıkllarca kadro bekleyen sözleşmeli çalışanların feryadı duyulmalı, sağlık hizmeti yürüten tüm kamu çalışanlarına kadro verilerek istihdamda tek model uygulanmalıdır. Türkiye Kamu Sen olarak mutfağında yer aldığımız ve şu an TBMM’de olan 3600 ek gösterge tasarısı hayata geçirilmeli, bu iş daha fazla uzatılmadan bitirilmelidir. Yıpranma payı makul bir düzene getirilmeli, çalışanın faydasına olacak bir hal almalıdır. Kamuda mülakat kökten kaldırılmalıdır. Hak edene hakkı verilmelidir.” diye konuştu.
ŞİDDETE AĞIR YAPTIRIMLAR GELMELİ
Sağlık kurum ve kuruluşlarının sıfır toleranslı alan ilan edilmesi gerektiğini vurgulayan Karaçam “Sağlık çalışanlarına şiddete en ağır yaptırımlar gelmeli. Her hastaneye bir kreş açılmalı annelerin endişeleri giderilmelidir. Bu taleplerimizin hepsinin yer aldığı ve ilk günden beri ısrarla hayata geçmesini istediğimiz memur paketi yasal düzenlemelerle hayat bulmalı, çalışanların sorunlarına çare üretilmelidir. Kırgın olan, tükenmişlik sendromu yaşayan çalışanların motivasyonunu yükseltmek için bu şarttır. Virüsün insanların birbirine yaklaştıkça yayıldığı nasıl bir gerçeklik ise sağlık çalışanlarının sorunlarına uzak kaldıkça meselenin içinden çıkılmaz bir hal alarak her yere olumsuz tesirleri olacağı da bir o kadar gerçektir. Maske virüsten koruyor ise de sağlık çalışanlarının sorunlarını maskelemek sağlık hizmetlerine zarar vermektedir. Kısacası beklentimiz mali ve özlük haklarında gerekli iyileştirmelerin bir an önce yapılmasıdır. Türk Sağlık Sen olarak dün olduğu gibi bugün de hak ve hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz. Çeyrek aşıra aşan sendikal mücadelemizde hiçbir zaman geri durmadık. Her daim çalışanın yanında olduk olmaya da devam edeceğiz. Hak sahibine teslim edilene sorunlar çözülene ve talepler karşılanana kadar durmayacağız. “ dedi.