Son dönemde yaşanan ekonomik gelişmeler, memur ve emeklilerimizi ekonomik sıkıntıya sokmuştur. Geçen sene bu günlerde 1 dolar 7,90 TL idi bugün 14,3 lira; artış %81.Geçen sene bugünlerde çeyrek altın 724 lira idi bugün 1320 lira; artış %82. Geçen sene bugünlerde 4 kişilik ailenin aylık zorunlu harcaması 7.770 lira idi bugün 9642 lira; artış %24.
Bir sene içinde ortalama memur maaşı 567 dolardan 365 dolara
geriledi. Erime %35,6.
Geçen sene memur maaşıyla 6,2 çeyrek altın alınabilirken bugün
ancak 3,9 çeyrek altın alınabiliyor. Erime %37.
Enflasyon resmi rakamlara göre bile %21,31 ama memur maaşına
yapılan zam enflasyon farkı da dahil %16,4. Erime %4,91.
Neresinden tutsak elimizde kalıyor; neresinden baksak maaşlar kuşa
dönmüş durumda.
Son 10 yıldır memur maaşları enflasyonun bile altında kalıyor ve
sürekli eriyor.
Bu durum küresel salgınla birlikte sürdürülemez bir hal
aldı.
Memurlarımız ve emeklilerimiz, yoksulluk sınırının altında, en
temel ihtiyaçlarını bile karşılayamaz durumdadır.
Toplu sözleşme görüşmeleri de etkisiz sendikalar ve malum
konfederasyon yüzünden yaralara çare üretmekten uzak kalmaktadır.
Daha 3 ay öce, önümüzdeki yıl için %5+7 gibi komik bir rakama
davul zurnayla imza atanlar, bugün yüzleri bile kızarmadan toplu sözleşmenin
yenilenmesinden söz ediyor.
Biz, o zaman da söyledik.
“Bu artış ekonomik gerçeklerle bağdaşmıyor. Seyyanen zam
içermeyen, refah payı getirmeyen bir zam, en iyi ihtimalle sıfır zamdır. Gelin
bu metne imza atmayın.” diye çağrıda bulunduk.
O zaman, memurun idam fermanını imzalayanlar, şimdi çıkmış timsah
gözyaşı döküyorlar.
Bakın yalnızca 1 yıl içinde memurun zorunlu giderlere karşı alım
gücü aylık tam 1.087 lira eridi.
Bu erime memurun alacak hanesinde dururken, %35-40’lara dayanan
gerçek enflasyon karşısında memura ve emekli, %5+7 zam ile 2022 yılını
tamamlayamaz. Aylık enflasyon rakamları resmi olarak bile %3-4’lere
dayanmışken, verilecek %5 artış bir aylık enflasyonu bile
karşılamıyor. Zaten ocak ayında alınacak %5 zam, mart ayı itibarı
ile vergi dilimindeki artışa gidecek.
Yani bu şartlar altında 2022’de memura gerçek anlamda hiç zam
yapılmayacak, maaşlar mum gibi erimeye devam edecektir.
Hal böyle olunca memur ve emeklilerimizin alım gücü yıldan yıla
azalmakta, aile bütçesindeki açık her gün biraz daha büyümektedir.
Enflasyon farkı da alım gücünde bir telafi içermiyor; aksine geç
kalmış bir mahsuplaşma ile memur maaşlarına reel anlamda sıfır zam yapıldığının
tescili olmaktan öteye gitmiyor.
Ama her ne hikmetse kamuoyunda sanki memurların bir eli yağda bir
baldaymış gibi afaki maaş rakamları dolaşmaktadır.
Halbuki kamuoyundaki rakamlarla memurlarımızın eline geçen rakamlar arasında dağlar kadar fark vardır.
Doları, Avroyu, altını artık takip edemiyoruz.
Raflardaki ürün fiyatları sürekli artıyor.
Durum böyleyken memurlarımız göstermelik zamlardan bıkmış
durumdadır.
Maaş artışı, alım gücünü yükseltmiyorsa, buna zam denemez.
Verdiğiniz zam, enflasyonun altındaysa buna zam denemez.
Biz alım gücünü yükseltecek, ekonomideki büyümeden çalışana pay
verecek gerçek bir zam istiyoruz.
Herkes vergide adaletin sağlanmasını bekliyor.
Memurlarımız 3600 ek gösterge bekliyor.
Emekli yüzünün gülmesini bekliyor.
Yardımcı hizmetliler genel idari hizmetler sınıfına geçmeyi
bekliyor.
Yoksulluk sınırının üzerinde bir maaş talep ediyor.
Sözleşmeliler kadro bekliyor ama enflasyon beklemiyor.
Meseleleri halının altına süpürünce sorunlar çözülmüş olmuyor.
Suya yazılan vaatlerle karın doymuyor.
Cep delik, cepken delik, boş tencere kaynamıyor.
Toplu sözleşmenin nasıl bir facia olduğunu şimdi herkes yaşayarak
anladı.
Biz o gün toplu sözleşmeyi kabul etmedik; bu günlerin geleceği gün
gibi aşikardı.
Daha 3 ay sonrasını bile görmekten aciz olanlar yetkili olunca, bu
hezimet de kaçınılmaz oluyor.
Bugüne kadar kamu görevlilerinin yaşadığı sorunların temelinde
maaş artışlarının hedeflenen enflasyona göre belirlenmesi gelmektedir.
Hayallere göre zam verip gerçekleri görmezden gelmenin bedelini
kamu görevlilerimiz ödememelidir.
Hükümet, ivedilikle memur ve emekli maaş zamlarını gözden geçirmek
zorundadır.
Enflasyon, büyüme, refah payı, harcamalar ve geçmiş dönemde
yaşanan kayıpların telafisi gibi etkenler mutlaka değerlendirilmelidir.
%5+7’nin artık hedef enflasyonla da alakası kalmamıştır.
Bu nedenle 2022 için bütün maaş artışlarının gözden geçirilmesi
gerekmektedir.
-Gerçek enflasyon rakamlarının dikkate alındığı, harcamalardaki
artışı karşılayacak kabul edilebilir bir oransal artış;
-Geçmiş dönemlerde yaşanan kayıpların telafisi için ek zam;
Reel gelir artışı sağlanabilmesi için maaşlara refah payı
eklenmesi şart olmuştur.
Biz, hakkımız olmayan hiçbir konuyu ve meblağı talep
etmiyoruz.
Hakkımızdan aşağısına da rıza gösterecek değiliz.
Yıllardan beri “Hakkınız ödenmez” diyerek alkışlanıyoruz; şimdi
ise hakkımızın ödenmesini istiyoruz.
Biz artık sırtımızın sıvazlanmasını değil, cüzdanımıza insanca
yaşamaya yetecek kadar para konulmasını istiyoruz.
Sayın Bakanın “Memurlarımızı enflasyona ezdirmeyeceğiz” sözünün
gerçekleşmesini bekliyoruz.
Ağustos ayında imzalanan toplu sözleşmenin daha başlamadan
geçersiz kaldığı gün gibi aşikardır.
Sayın Bakan da Hükümet yetkilileri de bu gerçeği kabul etmiştir.
Öyleyse gelin çok geç olmadan memurun ve emeklinin bütçesindeki bu
yangını ek zam ve refah payı uygulaması ile söndürün.
Ek zam ile zararları karşılayın.
Refah payı ile gerçek anlamda zam yapın, alım gücümüzü
yükseltin.
Biz, reel kayıplarımızın karşılanmasını ve ekonomik büyümeden bir
çalışan olarak hak ettiğimiz payı istiyoruz.
Biz, başta kamu çalışanları olmak üzere tüm Türk milletinin daha
güzel bir Türkiye’de, yaşanabilir bir ücretle, refah içinde yaşamasını
istiyoruz.
Ek zam da refah payı da kamu çalışanlarının analarının ak sütü
kadar helal; hakkıdır.
Milyonlarca kamu çalışanı, emekli ve aile bireyleri, zaten
imzalandığı anda dahi ekonomik geçerliliği olmayan toplu sözleşmenin revize
edilmesini beklemektedir.
İğneden ipliğe her şeye zamlar yağmur gibi yağarken 25 milyon
vatandaşımız, maaşına gerçek bir zam beklemektedir.
Ekonomik olarak zor günler geçiren milyonların umutlarını boşa
çıkarmaya hiç kimse cüret etmesin ve derhal ek zam ve refah payı uygulamasını
hayata geçirsin diyor, hepinize saygılar sunuyorum.