Körfez İlçesin de Fatih Aile Sağlığı Merkezinde görev yapan Sağlık Çalışanlarına karşı yapılan saldırı (şiddet ) nedeniyle Türk Sağlık Sen Kocaeli Şube Başkanı Ömer Çeker açıklama yaptı.
BOĞULMA TEHLİKESİ
GEÇİREREK BAYILDI.
Salgın
döneminde şifa dağıtmak için tüm gücüyle hizmet üreten sağlık çalışanlarına
saldırılar bitmek bilmiyor. Şiddetin vahşete dönüştüğünü, insanlıktan çıkmış
zorbaların histerik bir halde vahşice sağlık çalışanlarının canına kast
ettiğini görüyoruz. Bu tür vahşetlerden birisi de Körfez İlçesinde Faaliyet
gösteren Körfez Fatih Aile Sağlığı Merkezinde bu gün saat 14.45 civarlarında
gerçekleşti. Aile Hekimi A.M. Kazan, S. Erişti, Y. Sarıkaş hasta ve hasta
yakınları nedeni belli olmayan bir şekilde Üç hekimi darp etti. Darp edilme
esnasında hekimlerimizden birinin boğazı sıkıldığı için boğulma tehlikesi
geçirerek bayıldı.
ŞEHİR HASTANESİNE
SEVK EDİLDİLER.
Hekimlerden biri körfez Devlet Hastanesinde diğer,
iki Hekime ise ilk müdahale Derince Eğitim Araştırma hastanesinde yapıldı.
Derince Eğitim Araştırma hastanesin de yapılan ilk müdahaleden sonra İki
hekimin tedavileri yapılmak üzere Kocaeli Şehir Hastanesine sevk edildiler. Aile Hekimlerimizin bundan sonraki tedavileri
Şehir Hastanesinde yapılacaktır. Hekimlerimizin vücutlarının çeşitli
bölgelerinde darp izleri, yara. Diş ısırıkları ve morluklar tespit edilmiştir. Bu
gün yaşanan üzücü olayda sağlık hizmeti sunan hekimlerimizde veya diğer
personelden her hangi biri telafisi mümkün olmayan bir şekilde büyük zaralar
görebilirdi.
BU SALDIRININ
SORUMLUSU KİM OLACAKTI.?
O
zaman bu saldırının sorumlusu kim olacaktı.? Şu günlerde bu yaşananları görünce
söylenecek sözlerin bile anlamı kalmıyor.
Sağlıkta şiddetin sonu anında hapis olmadığı sürece bu vahşetinde sonu
gelmez, azalmaz. Geçtiğimiz yıl TBMM’de sağlıkta şiddete yönelik bir düzenleme
hayata geçmiştir ama görülüyor ki, bu düzenleme uygulamada hayata geçmemiş,
düzenlemenin yaptırımları hissettirilememiştir.
Ancak şiddet uygulayan canilerin salıverildikten sonra oluşan kamuoyu
tepkisi nedeniyle tekrar tutuklandıklarına şahit olmaktayız. Bu nedenle sağlık
kurum ve kuruluşlarının sıfır toleranslı alan ilan edilmesi önerimiz süratle
hayata geçirilmelidir.
HAPİS CEZASI İLE
CEZALANDIRILMASI GEREKLİDİR.
Buradaki
herhangi bir suçun ertelemesi, paraya çevrilmesi imkansız hale getirilerek
hapis cezası ile cezalandırılması gereklidir.
Salgın sürecinde bile böylesine korkunç olayların yaşanması yaptırımların
ne kadar ağır olması, tedbirlerin en üst seviyede alınması gerektiğini
göstermektedir.Sıfır toleranslı alan uygulaması dışında İstinasız tutuklu
yargılama ve şiddet uygulayanlara acil haller dışında kamu sağlık hizmetinin
belirli bir süre ücretli verilmesi gibi önlemler acilen hayata geçmelidir.Aksi
takdirde ne yazık ki şiddetin önlenmesi mümkün değildir. Sağlık çalışanlarının
yaşadıklarına bir son verilmesinin başka bir çaresi yoktur. Sağlık çalışanları
şiddet sarmalından bir an önce kurtarılmalıdır.
KONUNUN TAKİPÇİSİ
OLACAĞIZ.
Kınamakla,
unutmakla ve münferit bir olay gibi görmekle bu şiddetin ne sonu gelir ne de
çalışan kendini güvende hisseder. Hastaları hayata tutunmaya çalışırken kendi
hayatını kaybetme endişesi yaşamalarına sağlık çalışanlarının artık tahammül
edecek sabrı kalmamıştır. Bu nedenle bir
kez daha vurguluyoruz; sağlıkta şiddette kesin çözüm için en kısa sürede somut
adım atılmalı, en ağır cezalar verilmelidir. Türk Sağlık Sen olarak
konunun takipçisi olacağız. Olayın yaşandığı saatten sonra Devletimizi temsil
eden kamu İdarecilerinin olayla ilgili göstermiş oldukları hassasiyetten ve darp
edilen hekimlerimizin yanında olmalarında dolayı kendilerine teşekkür ederiz.