Türk Sağlık Sen Nevşehir Şubesi Kadın Komisyon Başkanı Fadime DEMİRTAŞ, “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” dolayısıyla basın açıklaması yaptı. DEMİRTAŞ, yapmış olduğu açıklamada;
“Türk Kadını;
Gevher Nesibe’de, Hafsa Sultan’da millete şifanın ,
Zübeyde Hanım’da dünyayı değiştiren bir annenin
Kara Fatma, Şerife Bacı ve Nene Hatunda yiğitliğin,
Halide Edip’te vatan sevgisinin kendini bulmuş halidir.
Bizim kültürümüzde kadın
gelecek nesillerin teminatıdır. Kadına
vurulan her darbe toplumun varlığına yöneltilmiş bir tehdittir.
Kadınlarımıza yönelik mobbing, şiddet, taciz gibi
insanlık dışı davranışlar kabul edilemezdir. Kadın cinayeti diye bir cinayet
tanımlamasının bizim ülkemizde olması ne yazık ki hepimiz için utanç vericidir.
Bu bakımdan kadınların haklarını korumak ve yüksek Türk medeniyeti ve ahlakında
kadına verilen değeri tekrardan hakim kılmak tüm bireylerin, ülkeyi
yönetenlerin ve kurumlarımızın sorumluluğundadır.
Bu meselelere çözüm bulup
ardından Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Daha emin ve daha doğru olarak
yürüyeceğimiz bir yol vardır: Büyük Türk kadınını çalışmamıza ortak kılmaktır.”
Sözünü de şiar alarak her anlamda yükselmemiz mümkündür.
Kadına şiddete verilen
cezalar ağırlaştırılmasından, kadınların toplum hayatında daha da aktif bir
şekilde yer almasına kadar geniş bir yelpazede olaylara bakılmalı ve çalışmalar
yapılmalıdır.
Kamuda görev yapan kadın
çalışanlarımız içinde özellikle bu aile yılında önemli düzenlemelere imza
atılması şarttır.
Ağır iş yükü, mobbing, şiddet ve geri planda
bırakılma gibi kamuda çalışanlarının karşılaştıkları temel sorunlarda en fazla
mağduriyeti kadınlarımız yaşamaktadır.
Aile yılında kanununda hak olan yarı zamanlı
çalışmayı annelerin kullanmasında zorluklar çıkarılması, kreş gibi önemli bir
meselede ne yazık ki istenilen çalışmaların bir türlü yapılmamasının izahı
mümkün değildir.
Doğum, süt izni gibi
izinlerde kadın çalışanlarımızın hiçbir şekilde mağdur edilmeyerek bu izinlerin
süreleri mutlaka uzatılmalıdır. Ulaşım ve barınma gibi sorunları çözmek adına
mutlaka çalışmalar yapılmalıdır.
Fedakar kadın
çalışanlarımızın sorunlarına çare bulmak onlara daha iyi bir çalışma hayatı
sunmak devletimizin ve milletimizin ortak görevidir.
Kadın çalışanlarımızın
kıymeti bilinmelidir. Dikkatinizi çekmek
istiyorum; Depremde kuvözlere sarılan hemşireler, enkazdan çıkıp sağlık hizmeti
sunmaya gidenler, Terk edilen bebeği emziren Acil Tıp Teknikeri Büşra Durmaz,
kazada yaralanan ayakları üşüyen çocuğa kendi çorabını çıkarıp giydiren
ATT Aysel Göçer, bir gebe kadının ambulansta doğumunu yaptıran UMKE
personeli Fehime ÖZGER ve Att. Şehnaz Konur, ve son olarak Şanlıurfa bir bebeği
telefondan müdahale ile hayatta tutan Zehra Tankuş kadınlarımızın nasıl bir
özveri ile hizmet ettiklerinin anlatmaya ve cümle aleme göstermeye yeterlidir.
Türk Sağlık-Sen olarak
kadın çalışanlarımızın sorunlarını öncelikleyen bir sendikayız. Bugüne kadar
biri uluslararası olmak üzere 3 kadın çalıştayı yaptık. Bizatihi kadınlarımız
kendi sorunlarını tartışıp değerlendirdiler, raporlar hazırladılar. Bu
raporları ilgililerine ulaştırdık.
Kısacası biz sendika
olarak kadınlarımızı tüm çalışmalarımıza ortak kılıyoruz. Bugün sendikamızın
%59.7’sini kadın üyelerimiz oluşturması bizim için gurur kaynağıdır. Sağlık ve
sosyal hizmet kolunda görev yapan tüm kadınlarımızda sendikamızda bir arada
olmaya beraber çalışmaya davet ediyoruz.
Bu temenniyle Türk
Sağlık-Sen olarak başta şehit anneleri ve eşleri olmak üzere tüm kadınlarımızın
8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyor, toplumsal yaşamda ve sendikal hayatta
mücadele eden kadınlarımıza başarılar diliyor ve kadınlarımızın tüm
sorunlarının göstermelik tartışmalardan uzak bir şekilde çözüm odaklı olarak
irdelenmesini istiyoruz” dedi.